**HATIRA –2-**
Cevdet paşa tarihinde şöyle bir kıssa
anlatılır.
Osmanlı imparatorluğunun kurucusu Osman
Bey’ in babası Ertuğrul Bey Söğüt etrafında bir takım köyleri gezerken o
çevrede bir köye uğrar ve o köyde meşhur Şeyh Edebâli hazretlerinde misafir
kalır. Yatma zamanı gelince Şeyh Edebâli Hazretleri Ertuğrul Bey’ i yatacağı
odaya götürür Şeyh odadan çıkacağı
vakit, Ertuğrul Bey rafta bir kitap görür, ve
“Şeyh efendi şu raftaki kitap nedir?
Diye sorar.
Şeyh ;
Bu kitap Kur’an-ı Kerimdir. Cenab-ı Hakkın gönderdiği ahkam ve şeriatın
hepsi bundadır, dedikten sonra dışarıya çıkar.
Ertuğrul Bey bir abdest alır ve namaz
kılar. (bu namaz yatsı namazımı yoksa nafile namaz mıdır bilinmez.)
Sabaha kadar Kur’an-ı Kerimin
karşısında duvara yaslanmak sûretiyle ayakta bekler, tam şafak sökeceği vakit o
anda bir an uyuklamış.
Bir ses ;
Ey!
Ertuğrul sen ki bizim kitabımıza hürmet ettin bizde senin evladına kıyamete kadar
büyük bir saltanat verdik.
Bu rüya Şeyhe anlatılır. Sonra ayrıca
oğlu Osman Bey’e anlatılır. Ertuğrul bey’in oğlu Osman gâzi ayın şekilde, köyde
Şeyh Edebâli nin evinde misafir olarak kalır. Ve bir rüya görür.
Şeyh Edebâlinin kucağından bir ay
çıkar Osman Gâzi’ye gelir. Bundan sonra Osman Bey’in göbeğinden koca bir çınar
bitmiş. Dalları o kadar büyük ki sanki dünyayı kaplıyor. Sanki dünya o ağacın
dalları altında gölgeleniyor.
Osman Bey sabahleyin bu rüyayı Şeyhe
anlatır ve o da şöyle tabir eder.
“Evladım bu rüyanın tabiri benim kızım
mâl hatun senin nikahlı eşin olacak bu nikahlanmadan sonra Cenabı hak size bir
devlet ihsan edecek ve bu büyük devler kıyamete kadar devam edecek. Aynı şey
meydana gelmiştir. Bunun sebebi Kur’an-ı Kerime gösterilen saygıdır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder