KUR’ÂN-I
KERÎM’İN FAZİLETİ HAKKINDA HADÎS-İ ŞERÎFLER
·
Bir baba çocuğunu Kur’ân-ı Kerîm öğrenmek üzere hocaya gönderirse Hoca da
çocuğa; “Evlâdım
Bismillâhirrahmânirrahîm
de, dese çocuk da besmele okusa okutan hocanın ve okuyan çocuğun anne ve
babasının günahları affolunur.
·
Bir kimsenin Kur’ân’ı ezbere okuması bin derece, yüzünden
okuması iki bin dereceden fazla sevaptır.
·
Bir kimse Mushaf’a bakarak yüzünden iki yüz âyet okursa, kabrinin
etrafındaki yedi kabir ehli için şefâatçi kılınır, müşrik bile olsalar ana
babasından Allah azâbı hafifletir.
·
Evvel ve âhirin ilmine mâlik olmak isteyen Kurân-ı Kerîm
okusun.
·
Kur’ân-ı
Kerîm’i
tecvîdle
okuyan kişi için şehit ecri vardır.
·
Kur’ân’ı
tecvîd
üzere okuyun. Çünkü tecvîd Kur’ân’ın süsüdür.
·
Kitâbullâh’a bakmak ibâdettir.
·
Kur’ân-ı
Kerîm
Allâhü
Teâla’ya
semâvât ve arzdan, cümle mevcûdattan daha sevimlidir.
·
Kur’ân’dan
daha büyük şifâ yoktur.
·
Allâhü Teâla Kur’an’la ameleden kavimleri yükseltir,ona arka
çevirenleri ise alçaltır.
·
Kur’an okuyun, zîra Kur’an Kıyâmet günü kendini okuyanlara şefâat eder.
·
Kalbinde Kur’an’dan bir âyet bulunmayan kimse, harap ev gibidir.
·
Ümmetinden en çok sevdiklerim o kimselerdir ki benden sonra gelip, beni
görmedikleri halde Allâh’ın kitabındaki hükümlerle amel ederler.
·
Kur’an, 1 milyon 20 bin harftir. Onu her kim sabırla ecrini Allah’tan
umarak okursa, her harfi karşılığında hûrilerden bir zevce alır.
·
Kur’an rûhî hastalıklara, kötü îtikad ve ahlaka karşı tam şifâdır.
·
Allâhü Teâla gazap etmez; bir de gazap etti mi melekler onun gazabından
dolayı korkarak tesbih getirmeye başlarlar. Ancak yeryüzünde çocuklar Kur’an
okudukları zaman gazabı durur ve rızâsı yeryüzünü doldurmaya başlar.
·
Kalpler demirin paslandığı gibi pas tutar, onun cilâsı Kur’an okumak ve
ölümü çok hatırlamaktır.
·
İki kimse gıpta edilmeye değer: Biri Kur’an öğrenip hükmüyle amel eden,
diğeri de serveti olup da Allah yolunda sarfedendir.
·
Bir kimse evlâdına Kur’an öğretirse, Kıyâmet günü anne ve babasına
hükümdar tâcı gibi bir taç ile insanların görmedikleri iki elbise giydirilir.
KUR’ÂN-I
KERÎM’İN FAZİLETİ HAKKINDA HADÎS-İ ŞERÎFLER
·
Bir kimse Kur’an okuyup ezberler, tatbik edip helâlini helâl, haramını
haram bilirse, Allah onu Cennet’e koyar. Ev halkından Cehennem’i hak etmiş olan
10 kişiye de şefâatçi olur.
·
Ey Kur’an hâmilleri: Sizler Allâhü Teâla’nın husûsi rahmetini kazanan,
Allah’ın kitâbını öğreten ve Allah’a en yakın olan kişilerdensiniz. Kim sizleri
sever ve dost edinirse Allahü Teâla da onların dostu olur.Kim sizlere düşman
olursa Allâhü Teâla’da onlara düşman olur.
·
Bir evde Kur’an okunduğu zaman melekler hazır olur, şeytanlar çekilir,
ev halkına genişlik hâsıl olur ve hayır çoğalır, şer azalır. Kur’an okunmayan
evde ise, şeytanlar hazır olur, melekler bulunmaz, ev halkına darlık gelir ve
hayır azalıp şer çoğalır.
·
Kur’an şefâati kabul olunan bir şefâatçi, şikâyeti tutulan bir
dâvâcıdır. Kim onu önüne rehber olarak korsa Kur’an onu Cennet’e çeker götürür.
Kim onu arkaya bırakırsa Kur’an onu Cehennem’e sevkeder.
·
Kur’an’ı okuyunuz. Çünkü O, Kıyâmet günü ona sâhip olanlara şefâatçi
olarak gelecektir.
·
Sizden kim Rabbiyle konuşmak istiyorsa Kur’an okusun.
·
Eğer Allah’ın (Andolsun ki biz Kur’an’ı düşünmek için kolaylaştırmışız.
O halde bir düşünen var mı?) meâlindeki beyânı olmamış olsaydı, diller Kur’an
okumaya güç yetiremezdi.
·
Kur’an okuyan kimse benimle dudak dudağa konuşmuş gibidir.
·
Bütün namazların sevâbı toplanacak olsa, Kur’an’dan bir harfin sevâbına
karşılık olamaz.
·
Kur’an’ı öğrenin ve okuyun! Çünkü Kur’an’ı öğrenip okuyan ve onun
hükümleriyle amel edip yaşayanın mîsâli, içi misk dolu bir keseye benzer.
Kokusu her yana yayılır. Kur’an’ı okuyup onu sadece içinde tutan, ağzı düğümlü
misk torbasına benzer.
·
Sizin şerefli ve en hayırlılarınız, Kur’an’ı okuyan ve okutandır.
·
Allah’ın kitâbından bir âyet öğrenen kimseyi Kıyâmet günü yüzünde
tebessüm olduğu halde bizzat ben karşılarım.
·
Yâ
Ebâ
Hureyre: Kur’an’ı öğren ve öğret. Ölüm sana gelinceye kadar buna devam et. Bu
halde bulunduğunda ölüm sana gelecek olursa, müminler Beytullâh’ı tavâf ettiği
gibi meleklerde senin kabrine haccedeceklerdir.
·
Çocuğuna Kur’ân’dan bir âyet öğreten kimseye
bu, gecesi namaz, gündüzü oruçla geçirilen bin senelik (nâfile
ibâdetten)
hayırlıdır. Fakir ve miskinlere sadaka olarak dağıtacağı bin dînardan da
hayırlıdır.
KUR’ÂN-I
KERÎM’İN FAZİLETİ HAKKINDA HADÎS-İ ŞERÎFLER
·
Cibrîl-i
Emîn
yeryüzüne inerek Resûlüllah Efendimiz’e geldi ve “Yâ Muhammed!”
dedi, Rabbin sana selâm ediyor ve buyuruyor ki: Çocuğuna Kur’ân
öğreten kimse on bin defa (nâfile) haccetmiş gibi olur. Aynı zamanda on bin
ömre haccı yapmış sayılır. On bin (Hz. İsmâil soyundan) köle
hürriyetine kavuşturmuş gibi olur. On bin defa savaşa girmiş, gâzilik
pâyesine
ulaşmış sayılır. On bin aç müslümânı yedirmiş gibi olur. On bin çıplak
müslümanı giydirmiş sayılır. Kur’an onunla birlikte kabirde olur; kalkıncaya
kadar onun yakınlığı devam eder. Terâzisi ağır gelir, Sırât’ı şimşek hızıyla
geçer. Arzu ettiği kerâmetlerin en üstününe erişinceye kadar Kur’an
ondan ayrılmaz.”
·
Kur’an okuyup onunla amel eden kimsenin ana babasına kıyâmet
günü öyle bir taç giydirilir ki, ziyâsı, güneşin dünya
evlerine vuran ziyâsından daha güzeldir. Ya bir de onunla amel
eden kimse hakkında ne dersiniz?
·
Âdem oğullarına babalarından
yazıklar olsun! Onlara Kur’ân öğretmezler, edep ve terbiye vermezler;
böylece çocuklar câhil olarak yetişir... Ben böyle olanlardan
berîyim,uzağım(onlardan
ilgim kesiktir).
·
Bir millet ya da topluluk üzerine Allah kesinleşip hükme bağlanmış azâb
gönderir de onların çocuklarından biri mektepte “El-Hamdü lillâhi
Rabbi’l-âlemîn...”
okur, Allah onun sesini işitir ve bu sebeple o millet ya da topluluk üzerinden
kesinleşen azâbı
kırk yıl kaldırır.
·
İçinde Kur’an’dan bir şey bulunmayan kimse yıkık ev gibidir.
·
Kur’an-ı Kerîm’i yüzünden okumak ile ezbere okumak arasında fark,nâfile
ile farz arasındaki fark gibidir.
·
Kur’an-ı Kerîmin her bir harfi için,namazda okuyana bin hasene,abdestli
okuyana yüz hasene,abdestsiz okuyana on hasene verilir.
·
Evvel ve âhirin ilmine mâlik olmak isteyen Kur’an okusun.
·
Kim Kur’an dan şifâ dilemezse, Allah ona şifâ vermesin.
·
Kur’an okuyan kendisinin nâil olduğu şeyden daha fazîletli bir şeye
nâil olabileceğini sanırsa yanılır.Çünkü: Allah indinde Kur’an’dan üstün
şefaatçı yoktur;
ne peygamber, ne melek, ne
de başkaları.
·
İki kimse gıpta edilmeye değer: Biri Kur’an öğrenip hükmüyle amel eden,
diğeri de servetinden Hakk yolunda sarf edendir.
·
Bir kimse Kur’ân-ı Kerîm’i hatm ederse, ona
Allah yanında makbul olan bir dua verilir ki, ister dünyalık, isterse ahiretlik
olur.
·
Kur’ân
okuyanlar Cennet ehlinin arifleridir.
·
Allah Kur’an okuyanı dinler.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder