REKLAM

FIKRA etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
FIKRA etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

26.07.2019

BİLENLER BİLMEYENLERE ÖĞRETSİN

Hoca merhum, ömrünü va'zetmekle geçirdiği cemaatın git-gide bozulduğunu gördükçe çok üzülürmüş. Bir gün yine va'zetmek için kürsüye çıkıp:
— Ey cemaat benim ne söyleyeceğimi biliyor musunuz? demiş. Camidekiler hep bir ağızdan:
— Bilmiyoruz, demişler.
Hocanın buna daha fazla canı sıkılmış ve:
— Mademki bu zamana kadar bir şey öğrenmediniz, bir şey bilmiyorsunuz. Ben size ne söyleyeyim? demiş ve kürsüden inmiş.
Bu sefer cemaat aralarında «Eğer hoca yine aynı soruyu sorarsa biliyoruz diyeceğiz» diye karar almışlar.
Hoca ikinci cuma günü kürsüye çıkıp da:
— Ey cemaat benim ne söyleyeceğimi biliyor musunuz? diye sorunca...
Hep beraber:
— Biliyoruz!, diye bağırmışlar. Hoca:
— Mademki biliyorsunuz, benim konuşmama hiç lüzum yok, deyip kürsüden inmiş.
Bu durum karşısında hoca merhumun va'zını dinlemek istiyen cemaat ne yapacaklarını şaşırmışlar. Bu sefer cemaatın kararı şöyle olmuş:
— Eğer yine sorarsa bazımız biliyoruz, bazımız da bilmiyoruz, diye cevap veririz, demişler.
Hoca yine kürsüye çıkıp sormuş:
— Ey cemaat benim söyliyeceklerimi biliyor musunuz? diye sormuş.
Cemaatın içinden bir kısmı:
— Biliyoruz! diye seslenirken, Bir kısım cemaat da:
— Bilmiyoruz!, demişler. Hocanın işi daha da kolaylaşmış:
— öyleyse iş kolay, bilenler bilmeyenlere öğretsin, deyip kürsüden inmiş

12.11.2016

FIKRALAR

BEN BİLİDİM1

Elazığlı şöfer Mehmet, malı fazla olan Ahmet Dayının zivirine girip:
- Ahmet Dayı, sen bu tarla ne gazanisin? Sat bi otobüs al. Bi sefer İstanbul’a git gel, goy cebine bi milyarı.
Bu fikir Ahmet Dayı’nın aklına yatar. Malını satıp bir otobüs alır. Şöfer Mehmet’i de de şöferi olarak işe başlatır. Ahmet Dayı mal sahipliğinin verdiği havayla hostes koltuğuna oturur ve İstanbul’a ilk seferlerine çıkarlar.
Tam boğaz köprüsüne girerken, fabrika hatasından olacak ki vites kolu şöfer Mehmet’in elinde kalır. Yüreğinin yağı eriyen Ahmet Dayı başlar bağırmaya:
- Mehmet oğlum, ben bilidim bele bi halt yeceksin! Elaziz’den çıdıh çıhalı sen bu zıkkımla oynisin, ta ki buraya kadar...

                                           Patlak lastik

Üniversitede okuyan 4 öğrenci sabah uyanamamışlar ve hukuk finalini kaçırmışlar. Profesöre gidip bindikleri arabanın lastiği patladığı için sınava katılamadıklarını ve kendilerini tekrar sınav yapmasını söylemişler. Profesör kabul etmiş. Ertesi günü onları bir sınıfta sınava almış. Herbirini sınıfın ayrı köşelerine oturtmuş ve üç soru sormuş. 1 ve 2.soruların değeri 15, sonuncu sorunun ise değeri 70 puanmış son soru ise şuymuş:
"Arabanın hangi tekerleği patladı?"

RAHMETLİNİN SON SÖZLERİ

  • Kim bekleyecek şimdi yeşil ışığın yanmasını...
  • Bak şimdi nasıl balıklama atlıycam...
  • Gönder gönder ben tutarım...
  • Ay! Ne Cici! Isırır mı?
  • Yapma abi, şeytan doldurur...
  • Yav bu prizde elektrik var mı?
  • Hala karlı mı gösteriyor hanım? (Anten düzeltirken).
  • Allah Allah! Bu tuttuğum da ne?
  • Bekle beni. Bi dalıp çıkacağım...
  • Aaa şu iki motorun arasından geçeyim. (far ışığında)
  • Bak şimdi ibreyi sona dayandıracağım.
  • Çavuş bu fitilin uzunluğu ne kadardı?
  • Demek daha önce motora binmedin. Atla arkama biraz dolaşalım.
  • Virajda hangi tarafa yatacaktık?
  • Bunun önü nasıl kalkıyor?
  • Motor bozuldu, sen beni şu iple çek.