Ahmed İbn Hanbel
Adı,
Doğumu ve Yetişmesi
İmam Ahmed ibnu Hanbel'in tam adı, Ebu Abdillah
Ahmed ibnu Muhammed ibni Hanbel ibni Hilal eş-Şeybani'dir. H. 164 yılının
Rebi'u'l-evvel ayında Bağdat'ta dünyaya gelmiştir. Küçük yaştayken babasını
kaybettiğinden, yetişmesiyle annesi Safiyye bintu Meymune ilgilendi. Dedesi
Hanbel ibnu Hilal, Emeviler döneminde Serahs valiliği yapmıştır.
İbnu
Hanbel, en önce ve daha küçük yaşlardayken Kur'an-ı Kerim'i ezberleyerek hafız
oldu. Sonra bir süre Bağdatlı ilim adamlarından dil ilimlerini öğrendi. Ardından
hadis ilmiyle meşgul olmaya başladı. Bu arada değişik ilim dallarında muhtelif
ilim adamlarından dersler aldı. Kendilerinden ders aldığı ilim adamlarının başta
gelenleri şunlardır: İmamı Azam Ebu Hanife'nin talebelerinden olan İmam Ebu
Yusuf, Huşeym ibnu Beşir, Sufyan ibnu Uyeyne, Yahya ibnu Said el-Kattan,
Abdurrahman ibnu Mehdi, İmam Şafii, Abdürrezzak ibnu Hemmam.
Hadise
Özel İlgisi ve İlim Seyahatleri
İbnu Hanbel, sünnete bağlılığıyla ün
kazanmış, her konuda Resulullah (s.a.s.)'ı kendine örnek edinmiş biriydi. Bu
yüzden Hz. Peygamber (s.a.s.)'in bütün fiillerini, sözlerini, hareketlerini
öğrenmeye özel özen gösteriyordu. Bunun için de ondan rivayet edilen hadisleri
öğrenmeye ihtiyacı vardı. Dolayısıyla ondan nakledilen hadislerin kaynaklarına
ulaşabilmek, rivayetleri en sağlam kaynaklardan alarak yazabilmek için çeşitli
seyahatler gerçekleştirdi. Basra, Kufe, Mekke, Medine, Dımeşk (Şam), Halep,
Cezire ve Yemen bu amaçla gerçekleştirdiği seyahatlerde ziyaret ettiği ilim
merkezlerinin başında gelir. Yemen yolculuğunu, parasının olmaması sebebiyle
kervancıların develerine bakmak suretiyle gerçekleştirdi. Bu yolculuğa
çıkmasının amacı ise ünlü muhaddislerden Abdürrezzak ibnu Hemmam'ın naklettiği
hadisleri bizzat kendisinden dinlemekti. Onun böyle bir amaç için bu derece
yorucu ve uzun bir yolculuğa çıkması hadise ve hadis kaynaklarına ulaşmaya
verdiği önemi göstermektedir.
İbnu Hanbel'den Ders Alan
Alimler
Ahmed ibnu Hanbel'in yetiştirdiği talebelerin başında kendi
oğlu Abdullah gelir. Abdullah aynı zamanda aşağıda ayrıntılı olarak üzerinde
duracağımız Müsned'in ravisidir. Bir diğer oğlu Salih de İmam İbnu Hanbel'in
yetiştirdiği talebelerinin başında gelir. Bu iki oğlunun yanı sıra birçok
öğrenci yetiştirmiştir. Ondan ilim öğrenen veya hadis nakleden ilim erbabının
başta gelenleri ise şunlardır: Buhari, Müslim, Ebu Davud, Tirmizi, Nesai, Yahya
ibnu Muin, Ali ibnu Medini, Ebu Zur'a er-Razi, Ebu Hatim er-Razi.
Onun
verdiği hadis derslerine bazen çok kalabalık kitleler toplanırdı. Bunlardan
bazıları hadis almaya gelirken büyük bir çoğunluğu, onun ilim öğretmedeki,
oturup kalkmadaki tavırlarını, edep ve ahlakını öğrenip örnek edinmek için
derslerine geliyorlardı.
Abbasi Zulmü
Abbasi döneminde
Mutezile mezhebinin etkisinde kalan bazı halifeler, bu mezhebin görüşlerini
benimsemeyen ilim adamlarına zulmetmişlerdir. Bu zulme uğrayanlardan biri de
Ahmed ibnu Hanbel'dir. Abbasi halifesi Me'mun, bütün alimleri Kur'an'ın
yaratılmış (mahluk) olduğu görüşünü kabullenmeye zorladı. Bir takım ilim
adamları zulümden kurtulmak için bu görüşü kabullendiklerini söyledilerse de
Ahmed ibnu Hanbel bu görüşü benimsemediğini açıkça ifade etti. Bu yüzden hapse
atıldı. Bu zulüm, Me'mun'dan sonraki halife Mu'tasım zamanında da devam etti. Bu
yüzden İbnu Hanbel toplam iki yıl dört ay hapiste kaldı. Bu hapis süresi içinde
ağır işkencelere maruz kaldı. Ama bütün bu işkencelere rağmen yine de inancına
ters bir söz sarf etmeyi kabul etmedi. Mu'tasım'ın son dönemlerinde hapisten
çıkarıldıysa da zulüm yine sona ermedi. Mu'tasım'dan sonra iş başına gelen
halife Vasık döneminde de bir süre evinde göz hapsinde tutuldu. "Halku'l-Kur'an
(Kur'an'ın Yaratılmışlığı)" dayatması Vasık'tan sonraki halife Mütevekkil
döneminde sona erdi.
Kişiliği
İbnu Hanbel, takvasıyla,
ibadete ve her konuda Resulullah (s.a.s.)'ın sünnetlerine uymaya düşkünlüğüyle
tanınan biriydi. Takvası sebebiyle, "halku'l-Kur'an" dayatmalarına son veren
halife Mütevekkil'in kendisine gönderdiği hediyelere haram karışmış olabileceği
endişesiyle hepsini ihtiyaç sahiplerine dağıttı. Çoğu zaman fakirlik ve maddi
sıkıntı içinde kalmasına rağmen şüpheli şeylere hiç iltifat etmezdi. İlim
tahsili sırasında ihtiyaçlı olmasına rağmen kendisine yapılan yardım
tekliflerini kabul etmemiştir.
İlimdeki Yeri
İbnu Hanbel,
birinci derecede bir hadis alimidir. Çünkü hayatında ağırlıklı olarak hadis
ilmiyle uğraşmış, Resulullah (s.a.s.)'tan nakledilen rivayetleri derlemiş, ilmi
sohbetlerinde hadis nakletmiş ve bu sahada el-Müsned gibi önemli bir kaynak eser
ortaya koymuştur. Bu yüzden İbnu Kuteybe, İbnu Cerir et-Taberi, Tahavi, İbnu
Abdilberr ve Gazali gibi bazı ilim adamları onun sadece hadis alimi olduğunu
ileri sürmüşlerdir. Ancak o aynı zamanda bir fıkıh alimidir. İtikadi ve fıkhi
meselelerle ilgili fetvalarıyla bir içtihad mezhebi ortaya çıkmıştır. Onun hadis
ilmine verdiği ağırlık fetvalarında da kendini gösterir. Fetvalarında nasslara
ağırlık verir, kıyas metoduna çok az başvururdu. Herhangi bir meseleye açıklık
getirmek istediğinde, o konuda Kitap ve sünnetten açık bir hüküm bulamayınca
sahabe ve tabiinin konuyla ilgili görüşlerini nakleder, kıyas ve içtihada
başvurmayı en son çare olarak görür, bazen de "bilmiyorum" diyerek susmayı
tercih ederdi. Farazi konularla uğraşmaktan, olmamış hayali meseleler üzerinde
fikir yürütmekten kaçınırdı. Bilindiği üzere sonraki dönemlerde bu şekilde
farazi meseleler üzerinde durulması ilmin iyice çatallanmasına, kitapların bu
tarz farazi konularla ilgili hükümlerle doldurulmasına yol açmış, bu da ilmin
temel noktalarının anlaşılmasını zorlaştırmıştır.
Eserleri
İbnu Hanbel'in bizzat kendisinin yazdığı veya
yazdırdığı tek eser aşağıda üzerinde duracağımız el-Müsned'dir. Bunun dışında
ona nispet edilen eserlerin hiçbirini bizzat kendisi yazmamış ve yazdırmamıştır.
Hatta kendi söz ve fetvalarının bile yazılmasına izin vermezdi. Ancak vefatından
sonra ondan nakledilen bazı bilgiler ve rivayetler kitap haline getirilmiştir.
Bu nitelikteki eserlerin de başlıcaları şunlardır:
1) Kitabu's-Sunne veya
İ'tikadu Ehli's-Sunne: Bu eser İbnu Hanbel'in itikadi konularla ilgili tespit ve
görüşlerini içermektedir ve oğlu Abdullah tarafından derlenmiştir.
2)
Kitabu'z-Zuhd: Adından da anlaşılacağı üzere zühdle ilgili konuları, geçmiş
peygamberlerin, Hz. Muhammed (s.a.s.)'in, raşid halifelerin ve sahabilerin
zühdlerini, onların zühd konusundaki sözlerini içermektedir. Bu eser de oğlu
Abdullah tarafından derlenmiştir.
3) Kitabu'l-Vera: Bu eser de İbnu
Hanbel'in öğrencisi Ebu Bekir el-Merruzi tarafından derlenmiştir. Merruzi, bu
eserde İbnu Hanbel'e sorduğu bazı sorulara onun verdiği cevapları ve takvayla
ilgili yüz mesele hakkındaki görüşlerini bir araya getirmiştir.
4)
Kitabu'l-İlel ve Ma'rifeti'r-Rical: İlel yani zayıf hadislerin tanınmasını
sağlayan işaretler hadis ilminin önemli bir alanıdır. Rical'in yani ravilerin
tanınması da bu alanla ilgilidir. Bu eser de bu konuda yazılmış önemli bir
eserdir. Eserde, Ebu Bekir el-Merruzi, İmam İbnu Hanbel'in ilel ve ravilerle
ilgili görüş ve tespitlerini bir araya getirmeye çalışmıştır.
5) Kitabu
Fedaili's-Sahabe: Bu eseri de İmam Ahmed'in oğlu Abdullah derlemiştir. Abdullah
bu eserde, sahabenin faziletleriyle ilgili olarak babasından duyduğu hadisleri
nakletmiştir.
6) er-Red ale'z-Zenadıka ve'l-Cehmiyye: Dinsizlerin
(zındıkların) ve cehmiyye denilen maddeci anlayış mensuplarının görüşlerine
reddiye olarak yazılmış ilk müstakil eser niteliği taşımaktadır.
İmam
Ahmed ibnu Hanbel'den alınan fetvalar, tespitler ve rivayetlerden derlenen
bunların dışında da birçok eser bulunmaktadır.
Vefatı
İmam
Ahmed ibnu Hanbel, H. 12 Rebi'u'l-evvel 241 tarihinde Cuma günü,77 yaşındayken,
Bağdat'ta vefat etti. Cenaze merasimine yüz binlerce insan iştirak etmiştir.
Bağdat'ta Dicle kıyısında bir yere defnedildi. Ancak yedinci yüzyılda Dicle
ırmağının taşması sebebiyle kabri sulara karışarak
kaybolmuştur.
el-Müsned
Daha önceki yazılarımızda da
ifade ettiğimiz üzere müsnedler hadis rivayet eden sahabilerin ya da hadislerin
ilk ravisi durumundaki şahısların isimlerine göre (ale'r-rical) düzenlenmiş
hadis kaynaklarıdır. Bu nitelikteki hadis kaynaklarının ilki Ebu Davud
etTayalisi'nin Müsned'idir. Tayalisi'den sonra da müsned tarzında birçok hadis
eseri yazılmıştır. Bunların başında da İmam Ahmed ibnu Hanbel'in yazdığı
el-Musned gelmektedir.
İbnu Hanbel'in Müsned'i onun yedi yüz bin hadis
arasından seçtiği otuz bin hadisten oluşuyordu. Buna Müsned'in de ravisi olan
oğlu Abdullah ile talebesi Ebu Bekir el-Kati'i'nin on bin hadis daha ilave
etmeleriyle bu eserdeki hadis sayısı kırk bine çıkmıştır. Ancak bunların içinden
mükerrerler çıkarıldığında geriye otuz bin hadis kalmaktadır.
Musned'in
başta gelen ravisi kendi oğlu Abdullah'tır. Onun yanı sıra diğer oğlu Salih ve
kardeşinin oğlu Hanbel de bu eserin ravileri arasında yer alırlar.
Müsned'in yazılış gayesi sadece sahih hadisleri ortaya çıkarmak değil,
dediğimiz gibi ravilerinin isimlerine göre bir hadis tasnifatı yapmak ve onların
her birinin naklettiği hadisleri kayda geçirmek suretiyle bir başvuru kaynağı
oluşturmaktı. Dolayısıyla bu eser sahih hadislerin yanı sıra hasen ve zayıf
rivayetleri de içermektedir. İbnu'l-Cevzi yaptığı araştırma neticesinde
Müsned'de sadece 18 mevzu hadis bulduğunu bildirmiştir. Fakat İbnu Hacer
el-Askalani, el-Kavlu'l-Musedded fi'z-Zebb an Musnedi Ahmed adlı eserinde bu
iddianın doğru olmadığını söylemiştir. İbnu Hanbel, mevzu hadis rivayet eden
ravilere yanaşmadığından eserine mevzu rivayet almamaya özen göstermiştir.
Ancak, Abbasi döneminde çektiği zulümler ve sıkıntılar dolayısıyla eserine bazı
hasen ve zayıf rivayetlerin girmesini de önleyememiştir.
Müsned'de
naklettiği hadislerin alındığı ravilere bakıldığında İbnu Hanbel'in 280 hadis
şeyhiyle görüştüğü anlaşılır. Nasıruddin el-Albani'nin hazırladığı fihriste göre
bu eserde 904 sahabiden hadis nakledilmiştir. Müsned'de bunların yanı sıra
hadislerin ilk yazılı kaynakları durumundaki "hadis sahifeleri"nde yer almış
hadislere de yer verilir.
İbnu Hanbel'in Müsned'i için yazılmış tek şerh
Müslüman Kardeşler cemaatinin kurucusu olan İmam Hasan el-Benna'nın babası Şeyh
Ahmed Abdurrahman el-Benna'nın yazdığı "Buluğu'l-Emani min
Esrari'l-Fethi'r-Rabbani" adlı eserdir. Şeyh Ahmed Abdurrahman el-Benna aynı
zamanda Müsned'i konularına göre tasnif ederek, "el-Fethu'r-Rabbani li Tertibi
Müsnedi İmam Ahmed ibni Hanbel eş-Şeybani" adlı bir eser de yazmıştır. Müsned'in
konularına göre tasnif edilmesi suretiyle oluşturulan bir başka eser de İbnu
Zenkan Ali ibnu Hüseyin'in hicri yedinci yüzyılda telif etmiş olduğu
"et-Teratibu'd-Derari fi Tertibi Musnedi'l-İmam Ahmed ala Eb-vabi'l-Buhari" adlı
eserdir.
Günümüzde, hadis kaynakları verilirken Müsned denilince Ahmed
ibnu Hanbel'in Müsned'i kastedilir. Bunun da özellikle bilinmesinde yarar var.
Bu da müsnedler arasında en çok İbnu Hanbel'in eserinin tanınmış ve yaygınlık
kazanmış olmasından ileri gelmektedir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder