Balkan Harbi Çıkınca Ezineli Yahya'nın
annesi, Ezineliye:
Vatan
kutsaldır oğul
Anadan,
babadan, yardan önce gelir.
Toprağın
kıymetini
Vatansız
kalan bilir.
Haydi
Yahya haydi git!
Ya gazi ol ya şehit. der ve balkan
harbine gönderir.
Ezineli, Balkan harbinden döndükten
kısa bir süre sonra Çanakkale Harbi patlak verir. Bunda Ezinelinin
annesi kendisinden şehit olmasını ister; aksi halde sütünü ve emeğini helal
etmeyeceğini söyler. Bunun üzerine Ezineli silahını kaptığı gibi, yanına azık
alma ihtiyacı bile duymadan, anasını, şehit anası! yapmak için Çanakkale’ye
gider.
Çanakkale’de 9.Tümene bağlı 26. Alayın 3.Taburunda görev alır. 3.Tabur
kumandanı Mahmut Sabri Bey, 22-23 Nisan 1915 günleri yoğun bir hazırlığa
girişir. Elindeki koç yiğitleri 250 kişilik bölükler halinde hedef noktalara
dağıtır. Daha sonra şehit olmayı çok arzu eden kendisi gibi gönüllü 64 arkadaşı ile Ezine Koçali Köyünden
Yahya Çavuşu, Ertuğrul Koyuna, verir. Kumandan Sabri Bey, Ertuğrul Koyunu
savunacak olanların özellikle şehitliği çok arzu edenlerden olmasını ister. Bunu da askerlere açıkça
anlatır:”Şehit olacaksınız.
Hepimiz şehit olacağız bu muhakkak ama sizden Eceabat'taki 25. Alayımız
imdadımıza yetişinceye kadar düşmanı kıyıda oyalamanızı istiyorum”.
Bu canlarınız azizdir, onları bedavaya
vermeyin haydi yiğitlerim göreyim sizi!..”
diyerek motive etmiş huzûr-i ilâhide
buluşmak üzere helalleşip ebedî istirahatgah yerleri olan Ertuğrul
Koyuna doğru uğurlar. Balkan harbini
görmüş 28 yaşındaki tecrübeli yiğit Ezineli Yahya Çavuş ve arkadaşları kıyâmet
gününde buluşmak üzere sözleşir,helalleşir, ebedî vedânın verdiği burukluğun
göz yaşlarını içlerine akıtır ve düğüne gider
gibi giderler. Kıyamete kadar yatacakları topraklarda âdeta yer
seçmeye çalışır gibi Ertuğrul Koyunu, önce seyrettirler sonra siperlere
yerleşirler.
Sabaha kadar gözlerini bile kırpmazlar; çünkü yarından sonra uyuyacak
çok ama çok! vakitleri olacaktır.
25
Nisan 1915 sabahı tahmin ettikleri gibi önce ağır bir top atışına maruz
kalırlar; arkasından binlerce asker kıyıya üşüşmeye başlar .Bin yıllık
rüyalarının gerçek olduğunu zanneden düşman kuvvetleri kendi askerlerini vurmamak için top ateşini
kesince , o zaman bizim Yahya ve
arkadaşlarının besmeleli kurşunları , hedeflerin on
ikiden devirmeye başlar.
Yahya Çavuş arkadaşlarını çok iyi
hazırlamıştır.”
“Bedava
verilecek hiçbir can yoktur ”
Evet cephanesi hiç yok denecek kadar az ,
silahları ise silah denmeyecek kadar
eski olan 64 koçyiğite karşı bir alay,
sonra bir alay daha ve akşam üzeri bir
alay daha yani 64 koçyiğit, 6000-7000
düşman askerine karşı 21 saat direnmiştir; fakat cephaneleri de bitmek
üzeredir. Derler.”Kumandanım
cephanemiz bitmek üzere”. O zaman kumandan şöyle karşılık
verir: “Bir mermiyle iki kişi vurun”.
Kumandanın dediği gibi bir mermiyle iki kişi vurmaya başlamışlardır ama tetik
çeken parmak sayısı da sadece üç tane
kalmıştır.
Ertuğrul Koyundan bir adım bile
ilerleyemeyen düşman askerleri karşılarındaki Yahya ve arkadaşlarını
komutanları olan Hamilton'a “Bir tümenle çarpışıyoruz “ diye
rapor veriler. Tekkekoy’dan çıkan
düşman birlikleri Ertuğrul Koyunu
arkadan çevirmeye başlamıştır.
Bacağından ağır yara alan Ezineli Yahya Çavuş, sağ kalan Konyalı Mehmet ve Maraşlı Ali’yi de alarak 3.Tabur kom. Sabrı
Bey’in yanına dönerken geride bir
düşman generali ve 3000 civarında düşman askerini Ertuğrul Koyunda cansız bırakırlar.
26
Nisan 1915 akşam üzeri Yahya çavuş kumandanına tekmil verir:
” 61
şehit , 3 gazi vazifemizi yaptık yeni
emirlerinizi bekliyoruz kumandanım!... ve bu
arada Sabri Bey’e dert yanar. Ben ne
tâlihsiz biriyim kumandanım; Bu kadar yaklaşmışken, Şehâdeti yine elimden
kaçırdım. Arkadaşlarım şehit oldu ben yine şehit olamadım. Anamı yine şehit
anası yapamadım.
Bu
feryada can mı dayanır? Sabri Bey iki gözü
iki çeşme; Yüce Allah bu askere hiç yenilgi yüzü gösterir mi?
Sabri Bey, kan kaybetmeye devam eden Yahya Çavuşu, sargı yerine
göndermek ister fakat Yahya Çavuş:"Ben
buraya şehit olmaya geldim." der ve gitmek istemez. Bunun
üzerine Yahya Çavuşu bir sedyeye
sâbitleyip sargı yerine götürürken 27 Nisan 1915 sabahı, sargı yerine
1 km kala
Ezinedeki şanlı anaya, melekler:” Şehit anası olduğunun müjdesini ulaştırmışlardır.
Yahya Çavuş bir günlük gecikmeyle, Ertuğrul
Koyundaki şehit
arkadaşlarına, nihâyet yetişmiştir.
Ben Ezineli Yahya!
şehitlik benim hakkım!
Bu canım feda
olsun,hür yaşasın tüm halkım,
Anam öyle istedi:
oğlum şehit ol dedi.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder