Hayata çok çetin bir zamanda başlıyorsun. İnsanlık tarihinde öyle med-cezirler vardır ki, en mecalsiz yüzücüleri bile kıyıya ulaştırır. Sen ve arkadaşların sıkıntıya karşı yüzeceksiniz. Bu daha zor.
Halbuki size lâzım olacak hasletler
vaktiyle atalarınızı kurtaran hasletlerin aynıdır. Kâinatın kanunları
değişmedi, ona hâkim olmanıza yardım eden usûller olduğu gibi duruyor. İlk
kulaçları atınca nefesin tıkanacak, muvaffakiyet sahiline ulaşmaktan tamamıyla
ümidini keseceksin. Metin ol. Bu vartayı hepimiz atlattık. İnsan alışıyor,
fakat yüzmesini öğrenmek lâzım.
İşte muvaffakiyetin ilk sırrı da zaten
bu güvendir. İnsan bitirebileceğine
inanarak bir işe koyulmazsa hiçbir şey başaramaz. Genç muharrir ilk yazdığı
kitabın sonu hiç gelmeyecek sanır. Onuncu kitabını yazarken artık bunun
imkânsız bir şey olmadığını bilir ve işe huzur-u kalp ile koyulur. Kitaplar
için doğru olan bu tecrübe, hayatın her sahasında yapılacak teşebbüsler için de
doğrudur. İnsanoğlu hemen hemen her şeyin hakkından gelir; yeter ki sabretmesini
bilsin, yılmasın, zafere ulaşıncaya kadar tekrarlamaya azmetmiş olsun.
Tez canlı olma. Bir anda elde edilen
servetler ve şöhretler bir anda kaybolup giderler. Ben senin karşına engeller,
düşmanlar, savaşlar çıkmasını dilerim. Mücâdele ede ede sertleşeceksin, 40-50
yaşlarına geldiğin zaman fırtınaların yüzyıllardan beri hırpaladığı o girintili
çıkıntılı, heybetli kayaları andıracaksın. Feleğin silleleri sana şekil
verecek. Seciyeli bir adam
olacaksın,
umumî efkârın değişmeleri seni güldürecek. İnsan gençken herşeyi gözünde
büyütür, rastladığı ilk engelleri onuruna yapılan tecâvüz sayar, yeryüzündeki
fenalıklar karşısında dehşet içinde kalır. Herşeye alışıldığını, bulunduğun
yaşın en çetin yaş olduğunu, yılmayan kimselere saldırmaktan fenalığın bile usandığını,
saadetinse lâyık olanlar için yıllar geçtikçe arttığını kendi kendine telkin
et. Felsefeciler gerçi bazen bunun aksini söylerler ama aldırma, onlar
hakikaten yaşamamışlardır da ondan.
Hayata insanlara karşı kurnazlık edeyim
deme. İnan bana, sonunda her fiil değerine göre mükâfatlandırılacaktır. İltimas
veya dalavere ile elde edilen ikbâl beş para etmez. Namus yolundan şaşma. Bu
yol seni gayene muhteristen hem daha evvel, hem daha rahat ulaştıracaktır.
Herkesin güvenebileceği bir adam olmak gerçi senin vazifen, fakat bu aynı
zamanda siyâsilerin de en iyisidir. Namus yolunda seni temin ederim, henüz
bütün ufuklar kapanmış değildir.
Vefâsız ve kararsız olma. Bilirim,
işler kötü gidince insan bocalar; hayata yeniden başlamak, başka bir mesleğe
kapağı atmak, başka diyarlara çekip gitmek arzusunu duyar. Görünüşte kolay olan
bu yollara sakın sapayım deme. Bazen bıçak kemiğe dayanınca belki bir
değişiklik yapmak zaruri olabilir, fakat insanların çoğu ellerinde olandan
faydalanmaya çalışsalar daha iyi ederler.
Ne mutlu birlikte çile çektikleri ve didindikleri kimseler arasında
ihtiyarlayanlara ve ölenlere...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder