BU
MADDELERDEN BİR TANESİNİN AKSİNİ İSPATLAYAN BİR KİŞİ ÇIKAR İSE VE O İSPATI BANA
ULAŞTIRIR İSE BU YAZIYI YAYINDAN KALDIRMAYI TAAHHÜT EDİYORUM...
SADECE BİR MADDESİNİ BİLE YALANLAYACAK İSPAT KEFİDİR...
BU GÜN 9. GÜN
100 AKP
GERÇEĞİ
(AKPNİN 100Ü)
İnançlı Kesimi
Derinden Yaralayan Sözler ve İcraatlar
Not:
Buradaki tüm maddeler, doğruluğu araştırılarak hazırlanmış, bu konuda hassas
olunmaya çalışılmıştır.
İftiracı konuma düşmekten Allah’a sığınırız.
( Dehşet verici söz ve icraatlar…)
1. Başbakan Erdoğan bir
yazısında şöyle dedi: “Irak’ta savaşan ABD’li kahraman bay ve bayan askerlere,
en az zayiatla ülkelerine mümkün olan en kısa zamanda dönmeleri arzusuyla dua
ediyoruz.”
“We further hope and pray that the brave young men and women return home with
the lowest possible casualties, and the suffering in Iraq ends as soon as
possible.” By Recep Tayyip Erdogan The Wall Street Journal, March 31st, 2003
2. ABD Savunma Bakan yardımcısı
Paul Wolfowitz: “Biz Irak’a müdahale konusunda tereddüt ediyorduk, Tayyip Erdoğan
bize cesaret verdi.” (Irak işgalinden üç ay önceki Türkiye ziyareti esnasında
yaptığı açıklamadan.)
3. Yahudi AJC örgütü Erdoğan’a
“cesaret ödülü” verdi. Cesaret ödülü verilen 10 kişinin içinde İsrail'in önemli
bütün başbakanları var. Yahudi olmayan tek kişi Erdoğan. Erdoğan’a “cesaret
ödülü” veren kuruluş “American Jewish Congress” dir. Bu WJC’ye bağlıdır. World
Jewish Congress (WJC) de İsrail devletini kuran Yahudi teşkilatıdır. (http://www.yenisafak.com.tr/arsiv/2004/SUBAT/05/tkivanc.html)
4. Bush, Erdoğan’a “Sen ne
harika bir adamsın” dedi. (You are a great man) Kasım 2004
5. Erdoğan, BOP’un (ABD Büyük
Ortadoğu Projesinin) eşbaşkanlığına getirildi. Diğer başkan, Bush…
BOP, 22 İslam ülkesinin aynen Irak gibi bölünmesi ve Irak’a getirildiği gibi
demokrasi getirme(!) projesidir.
6. Erdoğan, Medeniyetlerarası
İttifak(!?) eşbaşkanlğına da getirildi. Diğer başkan İspanya Başbakanı.
(Medeniyetlerarası İttifak, Dinlerarası Diyalogun diğer adı. Tepkilerden dolayı
Medeniyetlerarası İttifak diyorlar.)
7. Erdoğan, 3 Kasım seçimi
sonrası AKP genel başkanı olarak gittiği Rusya’da “Terörün her türlüsüne karşı
olduğunu” söyledi. Bu ne demek? Terör kötüdür ama Rusların dilinde teröristler,
Çeçen kardeşlerimizdir....
8. Erdoğan genel başkan
sıfatıyla gittiği Çin’de şöyle dedi: “Tek Çin anlayışını destekliyoruz. Çin'in
toprak bütünlüğü konusunda Türkiye'nin herhangi bir tereddüdü yok, saygısı
vardır. Terörün dini, milleti, ırkı olamaz.” (Oysa Çin, hem Doğu Türkistan’ı
kendi toprağı sayıyor hem de özgürlük mücadelesi veren 30 milyon Uygur Türkü
kardeşimize de terörist diyor. Öyleyse Tayyip Bey’in sözünü bu manada nasıl
değerlendireceğiz?)
9. Kuzey Irak’ta askerlerimizin başına çuval geçirilmesine hükümet ciddi hiçbir
tepki göstermedi. Başbakan’a “ABD’ye nota verecek misiniz?” diye sorulduğunda
şöyle cevap verdi: “Bu müzik notası değil. Öyle aklınıza her estiğinde
verilmez. Ağırlığı ve ciddiyeti vardır.” (http://www.hurriyet.com.tr/agora/article.asp?sid=1&aid=2257)
Sayın Başbakan’a soruyoruz: Notanın ağırlığı var da Türk askerinin ağırlığı,
ciddiyeti ve onuru yok mu?
10. Erdoğan şöyle diyor:
“Amerika’nın düşündüğü Büyük Ortadoğu Projesi var ya… Diyarbakır işte bu proje
içinde bir yıldız, bir merkez olabilir. Bunu başarmamız lazım.” (15 Şubat 2004,
Kanal D, Teke Tek Programı) 18.02.2004. Hürriyet Gazetesi, sayfa: 20. (BOP’un
ne demek olduğu 5. ve 36. maddelerde açıklanıyor.)
11. Erdoğan’a rağmen 1 Mart
tezkeresine ‘hayır’ diyen milletvekilleri 22 Temmuz seçiminde devre dışı oldu.
12. Tezkereye ‘evet’ denmesini
isteyen Erdoğan “Her zaman ‘hayır’da hayır yoktur. Rahat olun, gelişmeler
kontrolümüzde" dedi.
13. Erdoğan, “Tezkere geçse de
geçmese de ABD'nin harekatta kararlı olduğunu, Türkiye'nin 2003 yılı içinde 73
milyar dolar borç ödemesi gerektiğini” söyledi ve “tezkerenin çıkmaması halinde
Türkiye'nin ekonomik olarak çok sıkıntıya gireceğini” ifade etti. (Hatta
“Tezkereye hayır demek bana hayır demektir” dedi… “Tezkere geçmezse memur
maaşlarını ödeyemeyiz” dedi.)
14. Erdoğan, “Küresel
sorunlarla mücadelede dünyanın ABD’ye ihtiyacı olduğunu; Türkiye ile ABD’nin
temel hedeflerinin örtüştüğünü” söyledi. (http://www.yenisafak.com.tr/arsiv/2005/HAZIRAN/11/p01.html)
15. Yurtdışı turları ve ilginç
temasların ardından Erdoğan, milletvekili oldu. Dört buçuk yıl geçti, AKP “Acil
Eylem Planı”nı hâlâ tatbik edemedi.
16. Başbakan Erdoğan; “etnik,
coğrafi ve dini temele dayalı ekonomik birliktelikleri, küreselleşme sürecinin
reddettiği bir durum olduğu için, doğru bulmadığını” söyledi. Etnik dediği:
Orta Asya Türk Devletleri. Coğrafi dediği: Komşularımız. Dini dediği de: İslam
Ülkeleridir… (Acaba AB ile ABD bize yeter denilmek mi isteniyor?)
17. Van’ın Akdamar adasındaki
Ermeni Kilisesi’nin onarımını Başbakan gizlice denetledi. (21.11.2005)3 yıl
süren bu kilise tamiratı için 4.5 milyon YTL’ye (4.5 trilyon lira) harcandı.
18. Tek hak din İslam olduğu
halde, Erdoğan, 2002’de Of’ta 4 hak din olduğunu söyledi: “Türkiye’de 30’a
yakın etnik grup ve 4 hak dine mensup herkesi kucaklıyoruz”. (http://www.yenisafak.com/arsiv/2002/temmuz/12/p3.html)
Birden fazla hak din ifadesini 3. Din Şûrâsı’nda da tekrarladı: “Bütün gerçek
din ve inançlar, insanlığı hayra, iyiliğe, güzelliğe çağırmıştır.” (21/9/2007
Vakit)
(Halbuki Kur’an’a göre tek hak din İslamdır. Bütün peygamberler İslam
peygamberidir.)
Kur’an’da Hz. İbrahim için “Allah’ı bir tanıyan dosdoğru bir MÜSLÜMANDI”
deniyor. (Âli İmran, 67)
Yine Şûrâ Suresi 13. ayette İbrahim, Musa ve İsa peygamberlere gönderilenle
peygamberimize gönderilen dinin aynı olduğu ifade edilmektedir. Birden fazla
hak din olduğu söylense de: “Allah katında din İslam’dır” (Âli İmran, 19)
19. Erdoğan, Rotaryen
toplantısına katılan ilk başbakan oldu. (18 Mayıs 2004, Vakit)
20. Erdoğan, yeni AKP genel
merkezindeki motiflerin Yahudi sembollerine benzediğini kabul etti: “Ankara
Selçuklu medeniyetinin yansımaları olduğu bir ilimiz. Ayrıca Osmanlı'dan da
mimari uslüba bağlı kaldık, bunun yanında cumhuriyet çizgilerini katarak bu
hale getirdik. Selçuklu yıldızları, Yahudi yıldızlarını da çok andırıyor.” (http://www.haber7.com/haber.php?haber_id=248953)
21. Başbakan “Çocuğum işsiz”
diyen vatandaşı “Senin çocuğun da işsiz kalsın! Otur, otur! Bana kişisel
sorunlarını getirme…” diye azarladı. (AKP Keçiören İlçe Kongresi) http://www.radikal.com.tr/haber.php?haberno=182616
Mersinli çiftçiye “Lan…Sus…Hadi ananı da al git buradan!” dedi. Bakanları da
şunları söylediler:
Tarım Bakanı, çiftçilere hitaben: “Gözünüzü toprak doyursun.”dedi.
Maliye Bakanı: “Babalar gibi satarım.”dedi.
AKP Urfa Milletvekili, sel mağduru vatandaşı şöyle azarladı: “Fazla konuşma!”
22. Erdoğan, başörtülüleri 3-5
ağaca benzetti: “Yani burada bizim bireysel özgürlük anlayışlarımız eğer genel
özgürlük anlayışının önüne çıkarsa herhalde yanlış yaparız diye düşünüyorum.
Geneli kucaklamak durumundayız. Ormanı düşünelim, oradaki birkaç ağacı değil.
Birkaç ağaç üzerinden hareket edersek yanlış yaparız. Nitekim Türkiye’de yapılan
kamuoyu araştırmalarının bu konudaki neticeleri çok açık net ortadadır.” (http://www.akpgercegi.com/category/basortusu/)
23. Başbakana örtü
mağdurlarından mektup: Sözünüzü tutun. (23 Nisan 2004 – Vakit)
Başbakan Erdoğan’dan cevap: “Başörtüsü konusunda hiçbir yerde, kimseye söz
vermedim. Vaat etmediklerimizi, vaat edilmiş gibi gösteren, provake edenler
var.” dedi.(www.gazetevatan.com/root.vatan?exec=haberdetay&tarih=05.04.2005&Newsid=50529&Categoryid=3
24. Sözde öğrenci affı
getirildi ve zamanında başını açmadığı için okullarını bitiremeyenlere bir
fırsat (!) tanındı. Bu fırsatı Erdoğan şöyle açıklıyordu: “Peruk taksınlar
girsinler.” (www.haber7.com/haber.php?haber_id=237241)
Üstelik Başbakan şöyle diyor: Türkiye’de dinamik bir demokrasinin işlediği
inancındayız. (11.8.2005, Vakit)
25. Başörtüsü sorunuyla ilgili
vaadi olmadığını açıklayan Başbakan, Fener Rum Patriği’ne şunu vadediyordu:
“Bütün sorunlarınızı çözeceğiz.” (11.12.2004 – Vakit)
26. Başbakan, İHL, meslek
liseleri ve başörtüsü hakkında “Biz hükümet olarak bu bedeli ödemeye hazır
değiliz” dedi. Birlik Vakfı'nca İstanbul Grand Cevahir Otel'nde düzenlenen
‘Meseleler ve Çareler’ konulu sempozyum. (http://arsiv.sabah.com.tr/2004/07/04/siy105.html)
27. Papa’yla görüşmeyeceğini
söyleyen Başbakan, Papa’yı hem de uçağın merdivenlerinde karşıladı ve hediye
verdi.
28. Başbakan, “Yahudi
karşıtlığı utanç verici bir akıl hastalığının tezahürüdür, katliamla sonuçlanan
bir sapkınlıktır” dedi. (http://www.yenisafak.com.tr/arsiv/2005/HAZIRAN/11/p01.html)
Sorulmaz mı: İslam karşıtı papayı düşmanca konuşmasının ardından uçak
merdiveninde karşılamak nedir?
29. Erdoğan’ın danışmanı Cüneyd
Zapsu, Amerikalılara Tayyip Erdoğan hakkında, “Bu adamı kullanın!” dedi.
(http://www.milliyet.com.tr/2006/04/12/siyaset/axsiy02.html)
30. “AKP, sulandırılmış İslam
projesiyle geldi’ iddiasını haklı gösteren bir olay: Başbakanın başdanışmanı
Cüneyt Zapsu’nun eşi, kadın-erkek aynı safta namaz kıldı. Beyza Zapsu “Cuma’yı
ben kıldırayım. Türkiye’de bir ilk olsun.” dedi.
31. Erdoğan ve Gül, “Bütün
Türkler yok edilmeden Hıristiyan dünyası rahat etmeyecek.” diyen Papa Cixtus’un
(1585-1590) heykeli altında, bir mânâda manevi huzurunda AB Anayasası’nı
imzaladılar. 29/10/ 2004
32. Dışişleri Bakanı Gül ABD’yi
şöyle övdü: “Dünya barışı için, barışı korumak için, son 50 senede dünyada en
çok Amerikalılar kendi çocuklarını feda etmişlerdir.” (http://www.milliyet.com/2006/05/16/siyaset/siy03.html)
33. Abdullah Gül, YÖK’ün kurucu
başkanı olan ve üniversitelerde başörtüsü yasağını başlatan İhsan Doğramacı’ya
2007 Meclis Onur Ödülü verilmesini teklif etti. (17.02.2007 – Zaman)
Bülent Arınç da Doğramacı’ya telefon ederek ödülün kendisine verileceğini
müjdeledi.
Sonuçsuz cumhurbaşkanlığı seçimi öncesi, bu ödül Abdullah Gül tarafından
Doğramacı’ya törenle verildi. (http://www.sabah.com.tr/2007/05/31/haber,06DCCD2256774F55BD39882429EF5F05.html)
34. Başörtü yasağını AİHM’e
şikayet eden Hayrunnisa Gül, Şubat 2003’te “Benim bu davayı geri çekmem bütün
kadınlara hakaret olur” dedi. Bir yıl sonra ise AİHM’deki başörtüsü şikayetini
geri çekti. (3 Mart 2004 – Vakit)
35. Abdullah Gül, Ahmet Vakur
Gökdenizler’i Denizcilik-Havacılık genel müdür yardımcılığından büyükelçilik
statüsüne yükselterek Montreal’e daimi temsilci olarak atadı. (30.10.2006 –
Vakit)
Adı pek çok skandala karışan A.Vakur Gökdenizler, 1999’da Merve Kavakçı’nın ABD
vatandaşı olduğunu Dallas Göçmen bürosundan öğrenerek yıldırım kriptoyla
Ankara’ya bildiren kişidir.
36. Gül BOP’u savundu. 22 İslam
ülkesinin sınırlarını değiştirip Irak gibi yapma projesi olan ABD kaynaklı
Büyük Ortadoğu Projesi (BOP) hakkında şöyle dedi: “Büyük Ortadoğu Projesi (BOP)
Türkiye’nin dış politika ilkelerine uygun. ABD ile hareket ediyoruz. Amacımız
İslam ülkelerine özgürlük ve demokrasi getirmek.” (6.3.2006, Vakit) (http://www.radikal.com.tr/haber.php?haberno=181295)
Bu arada“Vatandaşlarımızın % 72’si BOP’u tehlikeli görüyor.” (25.07.2004 – Yeni
Şafak)
37. 19 Ekim 2002’de
Kahramanmaraş’da: “Başörtü meselesi bizim namus meselemizdir. Bu sorunu çözmek
bizim namus borcumuzdur.” diyen Bülent Arınç sonradan şöyle dedi:“Başörtüsü
sorunu çözülecektir; ama demokrasi çerçevesinde ve zamanı
geldiğinde.”(28.12.04– Vakit)
38. Bülent Arınç Rotaryenlere,
“Peygamberimiz ‘Veren el alan elden üstündür’ diyor. Siz veren elsiniz,
öpülecek elsiniz” dedi. Rotary rozeti takan Arınç, plaketini 2430. bölge
Guvernörü’nün elinden aldı. (18.052003 – Vakit)
* AKP Antalya milletvekili Mehmet Dülger kendisinin rotaryen olduğunu söyledi.
( 23.5.2003 Vakit)
39. Erdoğan’ın talimatıyla 2006
yılında yargıç ve savcılara %50’ye varan oranlarda zam yapıldı. (Asgari
ücretliler “AKP çekindiği kurumlara mı zam yapıyor?” diye sormaya başladı.)
• Anayasa Mahkemesi Başkanı Tülay Tuğcu’yu arayan Bülent Arınç zam müjdesini
şöyle verdi: “Tasarı hazırlandı. Komisyonlardan hızlı şekilde geçirilip, en
kısa sürede Genel Kurul’dan geçirilecek.”
(http://www.hurriyet.com.tr/gundem/4495113.asp?m=1&gid=69)
Tülay Tuğcu da buna bildiğimiz teşekkürü(!) yaptı.
40. Diyanetten sorumlu Devlet
Bakanı Mehmet Aydın diyor ki: “Ben Avrupa’ya gittiğimde kiliseye çok giderim,
büyük zevk duyuyorum.” (II. Din Şurası Tebliğ ve Müzakereleri cilt:2 sayfa:375)
Aynı bakan, İslam dinini Müslüman olmayanlara tebliğ etmeye “En DİNSİZCE
hakarettir” dedi. (II. Din Şurası Tebliğ ve Müzakereleri cilt:2 sayfa:322)
41. Ali Babacan masonik bir
kuruluş olan Bilderberg toplantısına katıldı.
(Vakit Gazetesi, 17.05.2003)
Devlet Bakanı Ali Babacan, Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül ve Dışişleri Bakanı
Yaşar Yakış, tezkerenin yararlarını sıraladılar: “ABD ile her platformda
stratejik ortaklığımız artarak gelişir.” (Iraklılara yapılanlar da artacak mı?)
43. AKP’nin seçimi kazandığı
ilk sene İçişleri Bakanı Abdülkadir Aksu hemen kurban derilerinin THK’dan başka
hiçbir kuruluşun toplamayacağına dair genelge yayınladı.
42. Kültür ve Turizm Bakanı
Atilla Koç, ziyaret için Peygamberimiz’in sakal-ı şerifini ayağına getirtti.
(11.10.2005, Milliyet) AKP milletvekili Said Yazıcıoğlu da sakal-ı şerif
ziyaretinin aleyhinde konuştu.
44. Başbakan Yardımcısı ve
Devlet Bakanı Mehmet Ali Şahin’in başörtüsü sorununa bakışı:
“Başörtüsünü sorun sayanların sayısı yüzde bir buçuktur. Halk hangi konuların
öncelikle çözülmesini istiyorsa biz hükümet olarak bu sorunlara odaklandık.
Bizim gündemimizde halkın sadece yüzde 1,5′inin gündeminde olan bir konu
öncelikli olarak yoktur. Olması siyaseten de yanlıştır.” 24.05.2006 – Milliyet
(http://www.milliyet.com.tr/2006/05/24/resim/birincisayfa.jpg)
45. Milli Savunma Bakanı Vecdi
Gönül açıkladı: “Irak savaşında ABD , İncirlik’i kullandı ve buradan 4 bin 990
sorti gerçekleştirdi.” (Vecdi Gönül’ün “Los Angeles World Affairs Council” adlı
kuruluşun düzenlediği konferansta yaptığı “Avrasya’da değişen güvenlik ortamı
ve Türkiye’nin stratejik önemi” konulu konuşması.) AA
46. İçişleri Bakanlığı’nın emri
ile, Papa Jean Paul’ün ölümünde Türkiye’de bayraklar yarıya indirildi.
Emir örneği için: (http://www.istanbul.gov.tr/images/docs/emir.doc)
• Rusya’da bile bayraklar yarıya inmedi (!?) • Diyanet İşleri Başkanımız vefat
etse hangi ülke bayrağını yarıya indirir?
• Türkiye’de Diyanet İşleri Başkanı vefat etse AKP bayrakları yarıya indirtir
mi?
• Laik bir ülkede Papa için bu ayırım niçin? Bayrağın yarıya inmesi,
hıristiyanlığı kayırma anlamı taşır mı taşımaz mı?
47. AKP milletvekili Ömer
Çelik, kadınları tecavüze uğrayan ve ülkesi işgal edilmiş olan Iraklı
direnişçilere: “Katiller sürüsü!” dedi. (21.08.2004 – Vakit)
48. Orman Bakanı Osman Pepe’nin
danışmanı Tacettin Ural, yazmış olduğu kitaba “Papa Bir Puttur” ismini verdiği
için bizzat Bakan tarafından istifa ettirildi.
49. Zaman zaman “Savcılar ne
güne duruyor?” diye yakınan AKP yönetimi, Şemdinli davası savcısını harcadı.
(Adalet Bakanı tarafından HSYK’ya sevk edilen savcı Sarıkaya, meslekten ihraç
edildi.)
50. Bayındırlık ve İskan Bakanı
Faruk Nafiz Özak, “Kendimizi CHP ile aynı takımın elemanları gibi görüyoruz”
dedi. (22.7.2005)
51. MEB’e bağlı Yurt-Kur’un,
başörtülü ve sakallı fotoğraf veren öğrencilere burs vermeyeceği açıklandı.
(09.10.2006 – Vakit)
52. Eyüp Belediyesi’nin Pierre
Loti Kahvesinin bulunduğu tepeye “Eyüp Sultan Tepesi” adı verilmesi teklifi,
Büyükşehir Belediye Meclisi ve Başkan Kadir Topbaş tarafından reddedildi.
(14.02.2007 – Zaman)
53. Başkan Kadir Topbaş’ın ev
sahipliği yaptığı yabancı belediye başkanlarına ilahi eşliğinde içki ikram
edildi. 4. Dünya Belediye Başkanları Zirvesi’nde 14.04.2007’de Kapalı Çarşı’da
ilâhî söylendi, içkiler su gibi aktı.
Suudi Arabistan Uhud Belediye Başkanı, İran Tebriz Belediye Başkanı, Sudan,
Nijerya, Endonezya gibi ülkelerden gelen belediye başkanları yemeklerini
tamamlamadan Kapalı Çarşı’dan ayrıldılar.
54. Başkan Topbaş, Hür ve Kabul
Edilmiş Büyük Masonlar Locası’nın toplantısına katıldı. (14.12.2004 – Vakit)
Başkan Topbaş şöyle dedi: “Ayasofya turizme açılmış, tekrar camiye çevirelim
demek gereksiz bir polemik.”
(29 Şubat 2004 – Pazar Postası)
Başkan Topbaş, Yahudi asıllı iş adamı Hayati Kamhi’nin Çengelköy’deki kaçak
villasının yıkmayacağını îmâ ederek şöyle dedi: “Kim güçlü gösterelim noktasına
geldiğimiz zaman bu hoş değil.” (25.3.2005, Vakit)
55. AKP’li Beyoğlu Belediyesi
tarafından hazırlanan “Kültürleri Buluşturan Kent 22” adlı kitapta, alkollü
içki teşvik ediliyor. (18.02.2004 - Vakit)
56. Meclis kitabında dedesinin
sarıklı fotoğrafını gören AKP milletvekili: “Benim dedem sarık takmazdı; aydın
bir insandı” dedi. (01.05.2004 – Vatan) (Sarığı karanlık sembolü görenler,
başörtüsü için ne düşünür?)
57. AKP’li Kuşadası Belediyesi,
hediyelik eşya dükkânı açmak isteyen bayana, başörtülü fotoğrafla başvurduğu
için ruhsat vermedi. (http://www.stargundem.com/news/11299.html)
58. AKP zamanında sözde Ermeni
Soykırımı yasasını kabul eden ülkelere yenileri eklendi: İsviçre (2003),
Slovakya (2004), Hollanda (2004), Polonya (2005), Litvanya (2005), Arjantin
(2006)…
59. TBMM’nin 1 Mart Tezkeresini
reddettiyse de bir genelgeyle ABD’nin savaş araç-gereçleri Türkiye üzerinden
nakledildi. AKP önderleri tezkerenin geçmemesi durumunda olacakları şöyle
hatırlattılar: “Tezkereyi reddetmemiz Müslüman ülkelerden destek bulsa da
dünyada etkili bir güce sahip olan Yahudi lobisinin desteğini kaybederiz.”
60. İsrail’in isteği ve
güvenliği için, kamuoyuna rağmen Lübnan’a asker gönderildi.
61. Irak savaşında ABD’ye
verilen destek, KREDİ pazarlığına dönüştü. Şöyle ki:
Bakanlar Kurulu toplantısı sırasında Başbakanlık'a giden Dışişleri Müsteşarı,
ABD Büyükelçisi Pearson'ın getirdiği ABD önerilerini hükümetin onayına sundu. (http://www.radikal.com.tr/haber.php?haberno=66614)
• Türkiye'nin asgari “6 milyar dolar hibe”, “20 milyar doları bulan kredi” ve
“ticaret desteğini” içeren seçenek üzerinde durduğu, bu seçeneğin hibe bölümünü
artırmak üzere pazarlık ettiği öğrenildi.
• 92 milyar dolarlık bir kayıp faturası gündeme getiren Ankara, 2003'te 25,
sonraki dört yılda 15-17 milyar dolar desteğe ihtiyaç duyulabileceğini
belirtti. ABD de Türk ekonomisini ayakta tutma güvencesi verdi.
62. CIA’nin işkence uçakları
hava sahamızı ve hava limanlarımızı kullandı. (www.aksiyon.com.tr)
63. Sadece AB ile müzakere
haberi geldi diye Kızılay’da gündüz gözüne havai fişeklerle kutlama yapıldı.
64. En büyük ortaklarından biri
Yunan Kilisesi olan National Bank af Greece(NBG), ülkemizden banka satın aldı.
( Yunanistan, Ziraat Bankası’nın Atina’da şube açmasına izin veriyor mu?)
65. Türkiye’de ilk defa bir
Kur’an Kursu, mahkeme kararı dinlenmeden ve yaz tatili beklenmeden yıkıldı.
66. Yıkmakla kalmadılar, 59
senelik Kur’an Kursunun kaçak olduğunu söyleyerek kamuoyunu yanılttılar. Ve
“Başka bir yer gösterdik, kabul etmediler ” yalanını söylediler.
67. Halbuki, Kur’an kursunun
bulunduğu vakıf arsası, dini ilimlerin okutulması için vakfedilmişti. Vakfın
dini hükmü ise şuydu: Vakıf ne şartla vakfedildiyse kıyamete kadar o iş için
kullanılır. Vakfedenin istediği şart, Allah’ın emri gibidir…
Yıkılan Kur’an kursunun ne için yapıldığı hakkında tarihi kayıt: “Piyale Mehmed
Paşa; cami, medrese, tekke, sıbyan mektebi, türbe, çarşı, hamam ve sebilden
kurulu bir külliye yaptırmıştır.” (Beyoğlu Belediyesi Web Sitesinden)
68. 8 yıllık kesintisiz
eğitimin zararları ortadayken, AKP, kesintisizi 8 yıldan 12 yıla çıkaracağını
söylüyor.
69. Milli Eğitim Bakanlığı’nın
tavsiye ettiği “İlköğretim İçin 100 Temel Eser” arasında Necip Fazıl ve Mehmet
Akif yok; fakat resmen vatan haini olan komünist Nazım Hikmet’in eserleri var.
70. AKP milletvekili Süleyman
Gündüz, mecliste komünist Nazım Hikmet’in “Vatan Haini” şiirini okudu ve “Nazım
Hikmet’in vatan hasretiyle öldüğünü” söyledi ve CHP’lilerden büyük alkış aldı.
(8.6.2005, Vakit)
71. AKP iktidarı, Papa’nın
Peygamberimiz’i eleştiren “Muhammed kılıçla din yaymaktan başka ne
yapmıştır…”sözlerine ciddi bir karşılık verilmedi.
* İktidar, Danimarka’da yayınlanan ÇİRKEF KARİKATÜRLERE milletin beklediği
tepkiyi gösteremedi.
72. 25-30 Eylül 2005’deki Hatay
Medeniyetler Buluşması’nın davetiyesine haç ve Yahudi yıldızı konuldu.
(21.9.2005, Vakit) Buna itiraz eden Hatay Milletvekili Fuat Gezen AKP’den ihraç
edildi.
73. Ne ihtiyaç varsa,
Antalya’da (Mescid, kilise, sinagog yan yana olarak) Dinler Bahçesi açıldı.
(Aralık 2004)
* Şanlıurfa’ya da “Dinler Parkı” açmaya kalktılar. Urfalıların Dinler Parkı’na
tepki göstermesi üzerine proje “Halepli Bahçe” adıyla değiştirildi.
* TV yayınları da değişti. AKP milletvekili Mevlüt Akgün bile Bakan Beşir
Atalay’a “Televizyonlarda Hıristiyanlığın dinî pratikleri sempatik
gösteriliyor. Evlilik dışı ilişkiler özendiriliyor” diye şikâyetçi oldu.
(18.12.2005, Vakit)
74. Kur’an yasağının kalkması
için DYP ve ANAP milletvekilleri destek verdikleri halde AKP bir girişimde
bulunmadı. (5.4.2006. Vakit) Şu tür haberler o kadar arttı ki artık sayılamaz
oldu:
* Misyonerler cirit atarken Kur’an Kursuna 31 gözaltı. (10.3.2005, Vakit)
Konya’da 50 tutuklama. (4.3.2006)
75. İstanbul valisi Muammer
Güler’in izniyle İncil dağıttılar. (28.12.2005. Vakit)
Oysa Vali bey, “Dikkat Misyoner Geliyor” isimli kitabın dağıtımına izin
vermemişti. Hıristiyanlık propagandası yapılmasına karşı ise hiçbir şey
yapmadı. (3.1.2006 Vakit)
76. AKP iktidarı zamanında
camilerden elektrik ve su parası alınmaya başlandı. (Kiliseler ise bu parayı
ödemiyor. )
İlginç olan, önceki hükümetlerin çekindiği bu uygulamaya AKP’nin 2005 yılında
başlaması.
77. Yüzlerce talebe yurduna
mülkiyetine bakılmasızın el koymak için yasa teklif edildi. Vakıf, dernek, hatta
şahsa ait binaları işgal anlamına gelen bu korkunç madde, tepkiler üzerine
tasarıdan çıkarıldı.
(Yasalaşsaydı, bu YURTLARI boşaltmayan kişi ve dernekler, mülki idare
tarafından 3 ay içinde zorla tahliye edilecekti.) (www.basbakanlik.gov.tr/docs/kkgm/kanuntasarilari/101-1262.doc)
Bu korkunç madde şudur: “Diyanet İşleri Başkanlığı Kuruluş ve Görevleri
Hakkında Kanun ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik
Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı” Madde 35
78. Bu yasa teklifini
cumhurbaşkanlığı ile ilgili MAĞDURİYET EDEBİYATI’na sebep olan süreçte
verdiler.
(Birileri (!) AKP ile uğraşırken, “Bildiri mağduru(!) AKP”nin vazifesi dindar
kesimle uğraşmak mı olmalıydı?)
79. AKP, gömleğini çıkardığı
Milli Görüş’ü de terör listesine almıştı. ( Galiba yanlışlıkla(!) olmuştur!)
Hükümetin 4 Nisan 2003’de "Türkiye-Almanya Arasında Terörizm, Örgütlü
Suçlar ve Büyük Önemi Haiz Suçlarla Mücadelede İşbirliği Anlaşması"nı
onaylanmak üzere Meclis'e sevk ettiği 11 maddelik anlaşmada “Milli Görüş
Teşkilatı” terörist örgütler arasında sayılıyordu. Bu anlaşma, Almanya Federal
Cumhuriyeti İçişleri Bakanı Dr. Otto Schily'nin 3-4 Mart 2003 tarihindeki
Ankara ziyaretinde karşılıklı imzalandı. (Bir bakanımız, anlaşmayı okumadan
imzaladığını söyledi.)
80. Genelkurmay başkanı Özkök
“İslam devleti de, İslam ülkesi de değiliz” dedi. Başbakan, “Kendi
düşüncelerini söylemiş” dedi. Fakat kendi görüşünün ne olduğunu açıklayamadı.
(Harp Akademileri Komutanlığı Yıllık Değerlendirme Konuşması, 20 Nisan 2005,
Hilmi Özkök)
81. AKP, umuma açık içkili
yerlerin okullara uzaklığını 200 metreden 100 metreye indirdi. Turizmi teşvik
kapsamında olan yerlerde ise mesafe şartı aranmayacak. (4.4.2004 – Türkiye)
82. AKP’den bir ilk: Gay ve
Lezbiyen Filmleri Festivali’ne onay verildi. (27.09.2004 –Vakit)
“Outistanbul 1. Uluslararası İstanbul Gay ve Lezbiyen Filmleri Festivali”
83. Aile Sağlığı adı altında
bazı okullarda kızlarla erkekler aynı sınıfta oturtularak “eşcinsellik” dersi
verildi. Tepki gelince uygulama durduruldu. (16.03.2007 – Zaman)
84. Türkiye’nin ilk eşcinsel
oteli açıldı. (31.05.2007 – Posta)
85. AB mevzuatına uygun Türk
Gıda Kodeksi yayınlandı. Domuz ve yaban domuzu kasaplık hayvanlar arasına
alındı. Tebliğ Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe girdi. (http://www.hurriyet.com.tr/ekonomi/4716801_p.asp)
86. AKP’nin meclisten geçirdiği
TCK’nın 230. maddesi: “Aralarında evlenme olmaksızın dini nikah yapanlar, 6 aya
kadar hapisle cezalandırılırlar.” (2004)
• Nikahsız yaşayanlara ise ceza yok, çünkü: “Zina suç olmaktan çıkarıldı.”
(2004)
• Iğdır valisi açıkladı: “Fuhşun suç sayılmaması ve yaygınlığı yüzünden namuslu
kadınlarımız neredeyse sokağa çıkamaz hale geldi.” (23.11.2005 – Vakit)
87. Müslümanları belirli
mahfillere şikayet eden Tayyar Altıkulaç, milletvekili ve TBMM Milli Eğitim
Komisyonu başkanı yapıldı. (Altıkulaç’ın şikayetlerinin yer aldığı belge: Kenan
Evren ve Konsey üyelerine sunulan Diyanet İşleri Başkanlığı Brifingi 1981,
sayfa:77-80.)
88. Din Kültürü kitaplarına
Hz.Musa’nın, Hz. İsa’nın ve Sevgili Peygamberimizin resimleri kondu. (2004)
* Bu ders kitaplarında hep başı açık kadın resimleri kullanıldı. Namaz
resimlerinde de erkeğin başı takkesiz. ( 5.sınıf)
* Zebur, Tevrat ve İncillerin zamanla insanlar tarafından bozulduğu gözardı
edilerek, şöyle deniyor:
“Bu kitaplar günümüze kadar ulaşmıştır.” (6. sınıf Din Kültürü kitabı, sahife:
98)
89. 2005’den beri okutulan 8.
sınıf Din Kültürü kitabında mezhepler hakkında “Mezhebin, dinin kendisiyle bir
ilgisi yoktur, “Müslüman olmak için bir mezhebe bağlanma koşulu aranmaz.”
deniliyor. (sahife: 89, 90)
11. sınıf Din Kültürü kitabında ise mezhebin hem varlığı kabul ediliyor hem de
sayısı 4’ten 5’e çıkarılıyor. (Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi, İstanbul-2006,
sayfa 65, İslam Düşüncesinde Ameli-Fıkhi Yorumlar)
Bu ifadeler ilköğretim öğrencisinin kafasını karıştırmaya yetiyor.
90. 4’ten 11. sınıfa kadar Din
Kültürü kitaplarında İslâmiyeti tek hak din olarak anlatmak yok. Bütün bozuk
dinler “Din” kelimesi altında adeta torbaya doldurulup şöyle anlatılıyor:
* “Doğruluk bütün dinlerin öğütlediği güzel bir davranıştır.” (11. sınıf Din
Kültürü kitabı. sahife: 103)
* “Dinlerin öğütlerine uygun davranmaya özen gösterelim.” (Aynı kitap, sahife:
105)
* “Dinler canlıların yaşama hakkına saygılı olunmasını ister.” (Aynı kitap,
sahife: 112)
* “Bütün dinler insanlara çalışarak kendi emekleriyle geçinmelerini
sağlamalarını öğütler.” (Sahife: 113)
91. Okullara gönderilen genelge
ile şu İslâmî kelimelerin kullanılması yasaklandı: cemaat, cihad, fetva,
halife, hicret, imam, imamet, kafir, medrese, mücahid, mümin, münafık, şehadet,
şehit, şeriat, şirk, tağut, tebliğ, tekke, tevhid… Başbakanlık, İçişleri
Bakanlığı’nı sözkonusu genelgeyi göndermekle görevlendirdi. (http://arsiv.sabah.com.tr/2005/01/13/gnd106.html)
92. Sekizinci sınıf Din Kültürü
kitabının namaz tarifinde, bayanlar için “başı yarı açık” resim kullanıldı.
Aynı kitabın 91. sayfasında cemaatler için : “Bunlar tarikatlar gibi insanların
din ve vicdan özgürlüğünü, ulusal birlik ve beraberliğini ortadan kaldıran
gruplardır” ifadesi kullanıldı.
93. Bazı köylerde ilköğretim 1.
sınıf öğrencilerine dağıtılan okuma-yazma öğreniyorum kitaplarında 13 ve 15.
sayfalarında haç işareti bulunan, 3 çocuğun kilisede aldığı eğitimi ve kilise
dualarını gösteren fotoğraflar kullanıldı. (MEB-TTKB’nin 12.07.2004 tarih / 115
sayılı onayını taşıyan AB destekli bu kitaplar, ücretsiz dağıtıldı.)
* İlk insan Hz Âdem Aleyhisselam’ın peygamber olduğu göz ardı edilip, “ İlkel
bir toplumda bir bitki ve hayvana” tapıldığı söyleniyor. (Din Kültürü, 7.
sınıf, sahife: 91)
* Bugünkü Yahudilik ve Hıristiyanlığın da İslâmiyet gibi ilâhî bir din olduğu
söyleniyor. (Aynı kitap, sahife: 92-95)
* Noel’in dinî bir bayram olduğu söyleniyor. (Aynı kitap, sahife: 108)
94. 2005’te onaylanan 5. sınıf
Din Kültürü kitabının 20-21. sahifesinde “Kelime-i Tevhid, Lailâhe
illallah’tır” deniyor. (“Muhammedur-rasûlullah” ifadesine yer verilmiyor.)
Oysa, “Muhammedür-rasûlüllah” ifadesi; Hz. Muhammed’in Allah’ın rasulü olduğunu
söyleyen Müslümanları, Hz.İsa’yı rab ve oğul kabul eden Hıristiyanlardan
ayırır. Öyleyse bunu kaldırmak hangi düşünceden ileri geliyor?)
95. Urfa’dan Ankara’ya yürüyen
başörtü mağdurları Meclis’e girerken ‘terörist’ muâmelesi gördü. Üç kişilik
heyet, polis tarafından ayrı bir odaya alınarak üzerlerindeki paradan
çoraplarına kadar arandı. (6.1.05–Vakit)
96. Türkiye’de ilk defa
Siyonizm konferansı yapıldı. Theodor Herzl, Milli Kütüphane’de anıldı. (7.12.04
– Vakit)
97. Hür ve Kabul Edilmiş Büyük
Masonlar Locası’nın üstadı Asım Akin 22Temmuz’da AKP’yi destekleme emrini
masonlara tebliğ etti. Bu, uluslararası bir talepti. İşte masonların gerekçeleri:
“Şayet AKP’nin önü kesilirse, sıcak para ülkeyi terk eder ve ekonomik kriz
gündeme gelir.” (http://www.acikistihbarat.com/Haberler.asp?haber=6721)
98. 4928 No.lu ve 15.07.2003
tarihli kanunla apartmanlarda kilise açılması resmen serbest edildi.
(25173 sayılı Resmi Gazete - Yayın tarihi:19 Temmuz 2003 Cumartesi)
99. Türkiye Ermenileri Patriği
II. Mesrob, 22 Temmuz seçimlerinde AKP’yi destekleyeceklerini açıkladı. (http://www.yenisafak.com.tr/politika/?q=1&c=2&i=48782&Ermeni/Cemaati/se%C3%A7imlerde/Ak/Partiyi/destekleyecek)
100. Yüz maddeye sığmayan A’dan
Z’ye diğer gerçekler:
A. Yabancılara toprak satışına izin veren yasa çıkarıldı. (Dikkat: Ev, daire,
bina değil; tarla, arazi satılıyor.)
B. Erdoğan, çocuk katiline “Sayın” dedi… 2005’te emekliye %12, otobüs
fiatlarına ise % 25 zam yapıldı…
C. Dışişleri Bakanlığı, Ebu Garip cezaevinde işkence gören Türkler ve diğerleri
için harekete geçmedi. Ç. Yahudi Şimon Peres “AKP, Türk lokumu” dedi. http://webarsiv.hurriyet.com.tr/2004/09/02/515570.asp
D. Devlet bakanı Kürşat TÜZMEN bir defile sonrası F. LOPES isimli kadınla kadeh
tokuşturup şarap içti. (10.02.2077 – Posta) Not: Bakan içki başında ama başında
başörtüsü olan öğrenciye öğretim yasak.
E. ATO raporuna göre son 4 yılda, yıllık ortalama 546.000 dosya, zaman
aşımından düştü.
F. AKP, başörtüsü ve 12 yaşından küçüklere Kuran yasağı gibi yasakları
kaldırmayı ağzına bile alamadı.
G. AB hatırına Mardin-Midyat Bardakçı köyünün camisini kiliseye çevirmeye
kalktılar.
Ğ. Kuzey Irak yönetimi AKP’yi zor durumda bırakmamak için 22 Temmuz seçimine
kadar sessiz durma kararı aldı. (İlnur Çevik ve bölgede görev yapan gazeteciler
bildirdi.)
H. AKP 22 Temmuz seçim beyannamesine Başörtüsü, YÖK ve terörle mücadeleyi
almadı.
I. 273 üyeli İsrail Dostluk Grubunun 173’ü AKP milletvekiliydi.
İ. Bazı AKP milletvekilleri, yolsuzluklara tahammül edemediklerini söyleyerek
partilerinden ayrıldı.
J. Kıbrıs için “Çözümsüzlük çözüm değildir” diyen başbakan, “toplumsal
mutabakat” diye bir şey uydurup başörtüsünü çözümsüz hale getirdi.
(Başbakanın bizim icadımız dediği “Toplumsal mutabaka(İzinsiz kopyalanabilir
t”, cumhurbaşkanlığı seçiminde kullanılamadı.)
K. Misyonerliğe yasal izin verildi. (Serbest etmekteki gayeleri Misyonerlik
faaliyetlerini kontrol altında tutmakmış...)
L. Bazı müftülüklerde ilk defa orkestra eşliğinde “Kutlu Doğum” Konserleri(!)
düzenlendi.
(Vatandaş sordu: Peygamberimiz olsa kendisinin anıldığı(!) bu toplantılara
katılır mıydı?)
M. Ezan sesinin kısılması için genelge yayınlandı.
N. Bazı yerlerde Cuma namazının son 6 rekatını kıldırtmıyorlar. Yer yer bu
konuda kavgalar oldu. Kavga olan yerlerde geri adım attılar. İzmir, Çanakkale,
Çıldır gibi uç bölgelerde ise son 6 rekat hâlâ kıldırılmıyor.
O. Kuran öğrenimi yasağını TCK’ya koyarak; dede ve ninelerin, torunlarına Kuran
okutmasını yasak saydılar.
Ö. Bir yandan özelleştirme yapılırken bir yandan da belediye şirketleriyle yeni
KİT’ler oluşturuldu!
P. Ülkemizdeki yabancı şirket sayısı 3’e katlandı.
R. Borçlu vatandaşlarımızın sayısı 4,4 kat arttı.
S. Köylüler, çiftçiler, fındık üreticileri… protesto mitingi yapacak derecede
mağdur edildi.
Ş. Ülkemizin toplam borcu (iç-dış), dolar bazında 2 katına çıktı.
T. Bankacılık sektörünün % 51’i yabancıların eline geçti.
U. Resmi açılışlar ve devlet törenleri, AKP seçim mitinglerine dönüştürüldü.
Ü. “Kuraklık destek” haberini, seçim meydanından Dışişleri Bakanı açıkladı.
V. Erdoğan, parti mitinglerine başbakanlık uçağı ile gittiği için tepki çekti.
Y. 5 senedir garibanların başörtüsü için toplumsal mutabakatı bekleyen iktidar mensupları,
sıra kendi eşlerine (Cumhurbaşkanlığı seçimine) gelince bunun demokratik hak
olduğunu hatırladılar.
Z. Başbakan’ın bursla okuyan oğlu gemi satın aldı… Babası dışişleri bakanı
olmayan kızlar, mezuniyet törenlerine başörtüsü ile katılamadı.
www.mollacami.com