Günlük hayatımızda daha başarılı olmak,
sağlığımızı kaybetmemek veya kazanmak, insanlarla iyi ilişkiler içinde olmak,
kendimize güvenimizin artması hep içimizdeki pozitif enerjiyi açığa çıkarmayla ilişkilidir.
Şöyle bir düşünün, omuzlarınız ve kollarınız düşük, neredeyse bir adım bile
atmak istemiyorsunuz. O gün de o kadar çok yapılacak iş var ki! Aynaya
bakıyorsunuz, yavaşça arkaya geriliyorsunuz, derin bir nefes alıyorsunuz.
"Biraz canlanmam gerekiyor" diyorsunuz. Omuzlarınız şimdi daha dik.
Bakışlarınız daha canlı. İşte bu durumda siz pozitif enerjinizi harekete
geçirmiş oluyorsunuz.
İnsanoğlu müthiş bir enerji
potansiyeline sahiptir. Eğer kişi bu potansiyeli ortaya çıkarabilse pek çok
sorununun üstesinden geldiği gibi daha büyük başarılara da ulaşmış olacaktır.
İnsanoğlu doğuştan kendi enerjisini kendisi üreten müthiş bir sisteme sahip
kılınmış. Bununla beraber kişinin bu enerjiyi nasıl ve nerede üreteceğini
bilmesi için zihinsel bir hazırlığa yani bilişsel ve ruhsal donanıma sahip
olması gerekiyor. Enerjinin ortaya çıkarılması kadar yerinde kullanılması da
önemlidir. Bazı kişiler son derece enerjiktirler fakat bu enerjiyi uygun yere
kanalize edemeyince verimsiz olurlar. Bu durum bir huzursuzluk da meydana
getirir. Bu sebeple enerjiyi uygun şekilde kullanma alışkanlığı kazanmak da
gerekir.
Hepimiz normalde pek çok işi düşünmeden
otomatik olarak yaparız. Bizi buna iten, günlük alışkanlıklarımızdır. Bununla
beraber bazı anlar var ki orada kendi irademizi (bilincimizi) kullanmamız ve
pozitif enerjimizi açığa çıkarmamız ve daha fazla enerji üretmemiz gerekir. Bu
demektir ki varlığımızın üretmeye alışık olduğu miktar o durumun üstesinden
gelmemiz için yetmiyor. İnsanoğlu bir yere kadar kendini programlayabilen
değiştirebilen de bir varlıktır. Ve biz bu sınırı bilmiyoruz. Bu sebeple
yapabildiğimiz ölçüde beynimizi ve duygularımızı daha fazla enerji üretmek için
hazırlamamız önemli. Pozitif enerjiyi üretebilmek için şunlar gerekli: Bir şeyi
istemek, sonucu hayal edebilmek ve yapabileceğimize inanmak.
POZİTİF ENERJİ BAŞARIYI ARTIRIYOR
Eğitim hayat boyu devam eder. Stres
zihinde düşünce bozukluklarına yol açarken eğitimde verimliliği azaltır.
Pozitif enerji, hayata olumlu bakan, inanan ve başarmak isteyen, öğrenmek için
bir amacı olan kişilerde daha fazladır. Bu da doğal olarak başarıyı getirir.
İş hayatında genelde sosyal, enerjik
kişiler daha başarılı oluyorlar. İş bağımlısı kişiler ise geçici bir başarı
sağlasa da sağlıkları etkilendiğinden bu başarı bir zaman sonra düşüyor.
Pozitif enerjisini kullanan, insanlarla güzel diyalog ve iletişim kuran kişiler
daha kararlı bir başarı sağlıyorlar.
Travmalarla daha iyi başa çıkılıyor
Doğal afetler, bazı hastalıklar,
ölümler, kazalar, hayatın bir parçasıdır. Bununla beraber kişi yaşama gayesini
ve sınırlarını bilerek hayata ne kadar olumlu yaklaşır, olumlu tarafları daha
çok görür ve kendine düşeni yapmaya odaklanırsa zorluklarla da o kadar kolay
başa çıkabiliyor. Bu durumda travmalardan sonra yaşanan stres bozukluğu ya hiç
görülmüyor ya da daha kolay atlatılıyor. Bu gibi durumlarda profesyonel yardım
ve tıbbi tedavi gerekse de daha kısa sürede sonuç alınıyor. Kişi pozitif
enerjisini ortaya koyarak yani olaylara umutla yaklaşarak ve iyileşeceğine
inanarak kanser gibi ciddi hastalıkları da yenebiliyor. Pozitif enerji
enfeksiyon hastalıklarının tedavisini de kolaylaştırıyor.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder