REKLAM

25.08.2021

 


Kitabın pdf si için tıkla :https://lnkload.com/2vkc1



3 Dinin; Tanımı Kaynağı Önemi Tasnifi Diğer dinler ve İslâm 2. Bölüm: İslâm Dini 19 İtikadî Fırkalar (28) Fıkıh Mezhepleri (60) Eş’arîler İle Mâtürîdiler Arasındaki Görüş Farklılıkları (45) 3. Bölüm: İmam-ı Şafii’nin Hayatı ve Akidesi 89 4. Bölüm: Tasavvuf 136 Tasavvufta; Tarihî Gelişim (146) Sapmalar (154) İlkeler (158) Dualar ve Zikirler (161) 5. Bölüm: İlim ve Fazileti 183 6. Bölüm: Akaid 209 İman (211) İman Esasları (223) 7. Bölüm: Fıkıh 302 8. Bölüm: İbadetler 323 Taharet (325) Abdest (378) (Teyemmüm (403) Gusül Abdesti 409) Namaz (442) Farz Namazlar (458) (Nafile) Namazlar (628) Oruç (686) Zekat (743) Hac ve Umre (810) Umre (826), Hac (828) 9. Bölüm: Aile Hayatı 947 Evlilik (957) Nişan (995) Nikah (997) Karı-Koca İlişkileri (1074) Cinsel Yaşam (1077) Ebeveyn Olma (1111) Çocuk Terbiyesi (1119) Talak (1172) İddet (1208) Nafaka (1216) Hedane-Çocuk Büyütme (1245) Riddet (1266) 10. Bölüm: Kesilen ve Avlanan Hayvanlar 1268 Kurban (1278) Akika Kurbanı (1288) Avcılık (1291) 11. Bölüm: Yiyecekler ve İçecekler Helâl ve Haram Yiyecekler (1301) Helâl ve Haram İçecekler (1305) Mezheplere Göre Yenmesi Helal ve Haram Hayvanlar (1303) 12. Bölüm: Yeminler, Adak ve Kefaretler 1316 13. Bölüm: Elbiseler ve Ziynetler 1348 14. Bölüm: Günlük Hayatta ve Sosyal İlişkilerde Riayet 1383 Edilmesi Gereken Hususlar 15. Bölüm: Alış-Veriş 1399 Resûlüllah'ın Ticarette Nehy Ettiği Hususlar (1415) Faiz (1419) 16. Bölüm: Miras İle İlgili Hususlar 1443 Vasiyet (1445) Miras Hukuku (1467) Mirastan Men Etme (1497) 17. Bölüm: Vakıf 1518









Kitabın PDF Sini indirmek için tıkla : https://lnkload.com/2vkbI


 

14.06.2021

VERİMLİ ÇALIŞMA NEDİR?

 

VERİMLİ ÇALIŞMA NEDİR?

Çalışmanın verimli olması sizin masa başında geçirdiğiniz sürenin uzunluğu değil o çalışmanın sizin için ne kadar etkili olduğuna bağlıdır. Verimli çalışma amaç doğrultusunda zamanı planlı ve programlı kullanmaktır. Bunun için de okul, dershane, arkadaşlık, spor, yemek, uyku vb. etkinliklerin dışında kalan zaman ders çalışmak için ayrılır ve belli bir plan ve programa bağlanır.

Verimli ders çalışma sadece ders çalışmak için zaman ayırarak diğer etkinlikleri göz ardı etmek değildir. Aksine belli bir plan ve program dahilinde çalışmanız, size hem ders çalışmanız hem de diğer etkinlikleriniz için zaman ayırdığından hayattan daha çok zevk almaya yardımcı olur

 

DOĞRU ÇALIŞMA ALIŞKANLIKLARI

Amacınızı Belirleyin

Önce Ne İstediğinizi Belirleyin

Amacınızı Belirlemede Kendinize Şunları Sorun?

Hangi mesleği yapıyor olmak istersiniz? Nasıl bir yaşam tarzı size uygundur? Nerede ve Ne Yapıyor olmak sizi mutlu eder?


YANLIŞ ÇALIŞMA DAVRANIŞLARI


Yatarak-Uzanarak Çalışma: Yatarak veya uzanarak bir materyali okumaya başladıktan bir süre sonra gevşemeye başlarsınız ve dikkatiniz dağılır. Bu şekilde gazete, roman, dergi okunabilir. Ancak öğrenme kompleks bir olaydır ve yalnızca okumak öğrenme için yeterli değildir.

Gürültülü Ortamda Çalışma: Öğrenmenin en önemli koşulu dikkattir. Bu tür ortamlarda ise dikkati derse yoğunlaştırmak çok güçtür. Ders çalışmak için gerekli olan dikkatin müzikle bölüşüldüğü durumlarda, ders çalışmak için ayrılan zamandan yeterince yararlanmak mümkün olmamaktadır.

Telefon Konuşmaları: Ders çalışırken telefon görüşmesi yapmak için derse ara vermeyin. Bu tüm dikkatinizi ve motivasyonunuzu bozacağı için zararlıdır. Arkadaşlarınıza da sizi aramalarını istediğiniz saatleri söyleyin. Ders çalıştığınız saatlerde yalnızca ders çalışın.

Televizyon-Radyo: Televizyon ve radyoda izlemenizin ve dinlemenizin yararlı olduğuna inandığınız programlar ile mutlaka izlemek istediğiniz programlara  hazırladığınız programlarda mutlaka  yer veriniz. Bunların yanı sıra hiçbir özelliği olmayan, sıradan olan ve benzerlerini yüzlerce kez izlediğiniz veya dinlediğiniz programlara yer vermeyiniz.

Dağınık Ortamda Çalışma:Çalışma odanızın havadar, masanızın temiz ve düzenli olması çalışma veriminizi yükseltecektir.Çalışma masanızın üzerini çalışmaya başlamadan önce toparlar ve sadece çalışacağınız ders ile ilgili materyali bırakırsanız çalışma sırasında dikkatiniz dağılmaz. Yalnızca dersle ilgilenebilirsiniz.


 

 

ÇİFTÇİ MEHMET´in HİKAYESİ

Çiftçi Mehmet karısına ertesi gün tarlayı süreceğini söyler. Sabah olunca traktörün yanına gider, fakat yakıtın bittiğini görür. Mazot almak için sundurmaya yürür. Yolda tavuklara rastlar. Yem atılmadığını anlar ve biraz mısır almak üzere ambara girer. Ambarda yerde duran bazı çuvallar görür. Çuvallar kendisine patatesleri hatırlatır. Patateslerin olduğu yere doğru yürürken yolun üzerinde bir kenara yığılmış odunları fark eder. Evde oduna ihtiyaç olduğunu düşünür. Yığından birkaç parça odunu kucağına alır. Tam dışarı çıkarken topallayan bir kuzuya rastlar. Odunları yere bırakır. Kuzuyu yakalamaya çalışır. Bu arada karısı pencereden seslenir ve kümesten yumurtaları almasını söyler. Kuzunun peşini bırakır kümese gider. Kümesin kapısının çok eskidiğini görür. Gelmişken kapıyı onarayım der. Fakat yanında hiçbir alet yoktur. Aletlerini almak için eve doğru yürürken.......

 

Çiftçi Mehmet böylece yapması gereken ilk işi unutmuş, başladığı her işi yarım bırakmış ve sonuçta hiçbir işi bitirememiştir. Bazen biz de Çiftçi Mehmet kadar olmasa da bir işi bitirmeden diğerine geçer, işten işe koşarız. Günümüz koşuşturmakla geçer. Çok çalıştığımızı düşünür ve yoruluruz. Oysa şöyle geriye dönüp bakarsak boşuna yorulduğumuzu görür ve üzülürüz. Çalışmak veya çok çalışmak yerine planlı çalışmak hem daha az yorulmamızı sağlar, hem de bizi başarıya götürür. Başarı ise işteki huzur ve mutluğun kaynağıdır.

 

 

 


 

 

 

Tembelliğin İlkeleri


 

Ihlamur ağacı


 

deve ile fare İnsan kendini Bilmeli


 

CA'FER-I SÂDIK (83-148/700-769)

 CA'FER-I SÂDIK (83-148/700-769)

 

      

      Imamiyye mezhebinin kabul ettigi oniki imamın altıncısı. Künyesi Câ'fer

      es-Sâdik Muhammed Bâkir b. Ali b. Hüseyin b. Ali b. Ebî Tâlib'tir. Babası,

      Muhammed Bâkir'in yerine imamete geçmistir. Oniki imamin altincisidir. Hz.

      Hüseyin'in sehit edilmesinden sonra Peygamber çocuklari siyasetle

      ugrasmamislar; kendilerini ilme vermislerdir. Bu evde yetisen Câ'fer de

      kendini ilme verdi; fikih, hadis, ve öteki ser'î ilimler yaninda kimya ve

      diger ilimleri de tahsil etti. Talebesi Tarsuslu ibn Hayyan'in, Câfer'in

      besyüz risalesini toplayarak bin yaprak tutan bir kitap yazdigi rivayet

      edilir. (ibn Hallikân, Vefeyâtü'l-A yân, Misir 1948, I, 291).

      Câbir ibn Hayyan, Câ'fer-i Sâdik'tan çok yararlanmis, ondan itikad ve iman

      usulünü ögrenmis bunun yaninda maddî varliklarin tabiati ve özelliklerine

      ve bunlarin birbirine karistirilmasina (eczacilik-simya) dair bilgiler de

      almistir. Câbir'in Câ'fer'den ilim ögrenmek için belirli bir saati vardi.

      O saatte, imamin yanina ondan baskasi giremezdi. Risalelerinin büyük

      kismini hocasi Câ'fer'in adina yazmistir (Muhammed Ebu Zehra, el-imamü's

      Sâdik, 77).

      Ebû Hanife, imam Mâlik ve Süfyân-i Sevrî gibi büyük bilginler Câ'feri

      Sâdik'tan ilim ögrenmis ve hadis rivayet etmislerdir. Câ'fer-i Sâdik fazla

      konusmazdi. Süfyan-i Sevrî, Câ'fer'i ziyarete gitmis; uzun süre sustugunu

      görünce konusmasini rica etmis; bunun üzerine Câ'fer söyle demistir:

      "Allah'in nimetine sükret; sükür, nimetin artmasina vesîle olur. Nimet

      verildigi zaman da istigfara devam et. Devletin zulmüne karsi da Lâ havle

      velâ kuvvete illâ billah de."

      Ebû Hanife de, Hicaz'a gidip, iki yil Câ'fer'in yaninda kalmis, ondan çok

      seyler ögrenmis ve bu iki yil için "Eger iki yil olmasaydi Nûman

      mahvolurdu" demistir (Ebû Zehra, a.g.e., s. 37-39).

      imam Câ'fer'in ilmi önce kesbî olarak baslamis, sonra vehbî ilimle

      desteklenmis, ilhâma mazhar olmustur. Bu yüzden imâmiye mezhebi

      mensuplari, imamlarin ve bu arada Câ'fer-i Sâdik'in hatadan sâlim oldugu

      inancindadir. Her biri yildizlar gibi olan ashab-i kiram'in bile görüs ve

      ictihadlarinda zaman zaman hata ettikleri olmustur. Sahabeden sonra gelen

      imamlarin ilham disindaki sözlerinde yanilmasi mümkündür. Câfer-i Sâdik da

      insandir, masum degildir. Çünkü ismet (masumluk) sifati yalniz

      peygamberlere mahsustur.

      Câ'fer-i Sâdik, ahlâk, fazilet ve takvada ileri idi. imam Mâlik onun

      hakkinda söyle der: "O, üç halde bulunurdu: Ya namaz kilar, ya oruç tutar,

      veya Kur'an okurdu. Hiç bir zaman temiz olmadan Allah'in Rasûlü'nü agzina

      almazdi. Bos yere konusmazdi. Kendisini her gördügümde kalkar, altindaki

      minderi bana verirdi." (Ebû Zehra, a.g.e., s. 77).

      Alta yün, üste ipekli giyerdi. Süfyan ona "Bu senin ve babalarinin

      elbisesi degildir" deyince Câ'fer ona "O zaman darlik zamani idi. simdi

      genislik zamanidir. simdi hersey bol." demis, sonra cübbesini açip alttan

      beyaz yünlü elbisesi görününce, "iste" demis "Allah için giydigimiz elbise

      budur. Bu üstteki de sizin için giydigimiz elbisedir. Allah için olani

      gizledik. Sizin için olani gösterdik." (Hilye, III, 193; el-Kevâkib, I,

      95). imamiye, Câ'fer-i Sâdik'in bazi vehbî ilimlere sahip oldugunu, Hz.

      Peygamber'in bu ilmi Hz. Ali'ye verdigini, Hz. Ali'den Ali Zeynelâbidin'e,

      ondan Muhammed Bâkir'a, ondan da Câ'fer-i Sâdik'a geçtigini, bu ilmin

      "cifr ilmi"* oldugunu söyler. Cifr ilmi, harflerin ilmidir. Câfer'i

      Sâdik'in cifr'i bildigi ve onu söyle tarif ettigi bildirilir: "O, deriden

      bir kaptir. Onda, peygamberlerin ve israilogullari bilginlerinin bilgisi

      vardir." (Seyyid Hüseyin Muzaffer, es-Sâdik, 109).

      Bu gibi rivayetler genellikle Kuleynî yoluyla gelmektedir. Kuleynî,

      Câ'fer-i Sâdik'in, gûya Kur'an'da eksiklikler veya ilâveler bulundugunu

      söylediginden bahs eder ki; Murtaza Tûsî, büyük imamiye bilginleri onu

      yalanlamislar ve Câfer-i Sadik'dan bunun aksini rivayet etmislerdir. Ebû

      Hanife ve imam Mâlik, Câ'fer-i Sâdik'in görüslerine muttali olmus, ancak

      yukaridaki cifr ilmi vb. iddialar onlarin eserlerinde yer almamistir.

      Hamdi DÖNDÜREN

      Kaynak: Sâmil Islam ansiklopedisi